ANKARA - Seçim sonuçlarını aldığı şirketin adını gizli tutan Anadolu Ajansı’nın eski temsilcisi, AA’nın sonuçları YSK’den değil AKP’den aldığını iddia etti.
Seçim güvenliğiyle ilgili endişeler tartışılırken, Anadolu Ajansı (AA) manipülasyon ve dezenformasyonlarla yeniden gündemde. AA’nın hem yetkilileri hem eski çalışanlarının yaptığı farklı açıklamalar, soru işaretlerini derinleştirdi. AA yetkilileri, Sözcü Gazetesi Yazarı Saygı Öztürk’e verdiği mülakatta çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar kapsamında, AA’nın 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerinde 191 bin sandığın 50 bininde kendi muhabirleri aracılığıyla veri toplayacağı, kalan 141 bin sandıkta ise anlaşma gereği ismi açıklamayan bir “araştırma şirketi” ile veri toplayacağını açıkladı. Şirketin isminin gizli olması ise dikkat çekti.
‘AA SONUÇLARI AKP TEŞKİLATINDAN ALIYOR’
AA’nın açıklamalarının yanı sıra Kalkınma, Uluslararası ve Kurumsal Ekonomi konusunda uzman Prof. Dr. İbrahim Öztürk’ün, kendisine ulaşan eski bir AA çalışanının iddialarına yer vermesi de ajansın güvenilirliği bağlamında tartışma başlıklarından biri haline geldi. Sanal medya hesabından yapılan paylaşımda, İl Temsilcisi olarak iki genel seçim ve bir mahalli seçimde görev yaptığını belirten eski AA temsilcisinin şu iddialarına yer verildi: “Anadolu Ajansı kanallara servis ettiği verileri muhabirlerinden almıyor, her sandık ve okuldan veri aktaracak kadar muhabir istihdam etmesi mümkün değildir. Anadolu Ajansı, AKP ile ortak hazırlanmış bir yazılım aracılığıyla verileri AKP teşkilatlarından almaktadır. İl temsilcisi olarak bütün bu sürecin 1’inci dereceden tanığıyım. Anadolu Ajansı kesinlikle seçim sonuçlarını YSK’dan almamaktadır. Anadolu Ajansı bu seçimde saraydan aldığı talimat gereği aynı yol ve yöntemi uygulamak zorundadır. Burada yapılması gereken tek şudur. Anadolu Ajansı için yapılacak tek şey: Kurumun genel müdürü başta, yazı işleri müdürü, dijital daire başkanlığı ve seçimden sorumlu tüm idarecilerini hukuk ile tehdit etmektir. Ajans idarecileri seçimleri manipüle etmeleri durumunda milli iradeyi gasp etme suçundan yargılanacaklarını bilmelidir.”
YSK: AA BENİM MÜŞTERİM DEĞİL
Bunun yanı sıra 2019 yılında yapılan Yerel Seçimlerinde AA veri aktarımını 12 saat boyunca durdurdu. Buna ilişkin açıklama yapan dönemin YSK Başkanı Sadi Güven, “AA benim müşterim değil. Benden veri almıyor” açıklaması yaptı.
Foto: ank-12-05-2023-faruk-bildirici-aa-profil
FARUK BİLDİRİCİ: AA GÜVEN VERMİYOR
Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, AA’nın seçimlere ilişkin yaklaşımının güven vermediğini ifade ederek, “AA normal zamanlarda da siyasi iktidarı koruyup kollayan habercilik yapıyor. Erzurum'da İmamoğlu mitingi sırasında yapılan taşlı saldırıyı haber yaparken bile ‘yabancı cisimler atıldı’ diye haber yapabiliyor. Böyle bir AA, siyasi partileri duymayan, siyasi iktidar yanlısı bir kamu ajansı güven vermiyor” dedi.
AA, ŞİRKETİ AÇIKLAMAK ZORUNDA
AA’nın 2019 yılında yapılan Yerel Seçimlerde veri akışını kestiğini ve ilk sonuçlarda AKP’nin önde olduğu ilçeleri yansıttığını hatırlatan Bildirici, şunları söyledi: “Bütün bu yaklaşımlar AA'nın güvenilirliği konusundaki şüpheleri daha da arttırdı. AA bu sorulara, bu şüphelere tatmin edici cevaplar vermeli. Örneğin verileri AKP Genel Merkezinden mi alıyor, bunu bilmiyoruz. Açık açık söylemiyorlar ama görünen o ki AKP Genel Merkeziyle işbirliği halindeler. AA yetkilileri, Saygı Öztürk’e verdikleri söyleşide ne kadar düzgün bir çalışma sistemi yürüteceklerini anlatmaya çalışıyor ancak orada benim şüphemi daha da arttıran bir detay var. ‘Bir şirketle işbirliği halinde çalışacağız ancak şirketin ismi gizli’ diyor. Bir kere gazetecilik şeffaflıktır. Hiçbir şey gizli kalmaz, gizli bir şey de yapmamaları lazım. O şirketti gizleyerek şüphelerimi daha da arttırdılar, çünkü o şirket dediği şey AKP ile de çalışan bir şirket olabilir veya başka bir parti de olabilir. Kaldı ki, bir gazetecilik örgütü seçim sonuçlarını almak için niye bir şirkete ihtiyaç duysun. Bu ayrıca cevaplanması gereken bir soru. AA, şirketin kim olduğunu ve neden o şirkette iş birliği kurulduğunu açıklamak zorunda. O şirketin kim olduğunu bilmeden, adını ve neden bu işe katıldığını bilmeden seçimde AA’nın geçtiği herhangi bir habere güvenebilmem zaten mümkün değil.”
‘DEZENFORMATİF HABERLER SÖZ KONUSU’
Daha önceki dönemlerde AA dışında da seçim sonuçlarını takip eden ve kamuoyu ile paylaşan kurumların olduğunun altını çizen Bildirici, “AA'nın tek kaynak noktasına geldiyse ve tek kaynak bu kadar güvenilmez ve iktidar yanlısı olunca insanların daha farklı kaynaklara yönelmeleri, buraya şüpheli bakmaları son derece doğal. Dezenformatif haberler verdikleri doğru ama tüm olarak bakıldığında, iktidar lehine bir manipülasyon söz konusu. Seçimlerle ilgili gelişmeyi öyle değerlendiriyoruz” ifadelerine yer verdi.
‘MEDYA KURULUŞLARI AA’YI ELEŞTİRMELİ’
Söz konusu durumun etik bir yaklaşım olmadığını kaydeden Bildirici, şunları kaydetti: “Bir kamu ajansının iktidardan özerk davranması lazım ama özerk davranmıyorlar. İktidar gözetiminde, onların lehine davranan, onların aleyhine olan haberleri geçirmeyen, onları eleştirmeyen bir habercilik yapıyorlar. Dolayısıyla da etik bir yaklaşım olduğunu söylemek mümkün değil. AA'nın kendi ilan ettiği etik ilkeler de burada ihlal ediliyor. Her şeyden önce bağımsız değiller. Medya kuruluşları buna karşı AA’yı eleştirebilir, her yanlışını kamuoyuna, yüksek hakemliğine sunabilirler. İkincisi kendileri Türkiye'de seçim sonuçlarını tüm yurt düzeyinde daha sağlıklı haber almak için yeni örgütlenmeler kurabilirler. Kendi haber ağlarını kurabilirler.”
MA / Yüsra Batıhan