AMED ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ- Gazeteci Yazar Hamza Özkan'ın ikinci kitabı "KADINLARIN YÜZYILI" okuyucularla buluştu.  Hamza Özkan'ın bu kitabında cezaevinde olan Kürt kadın siyasetçilerden Gültan KışanakLeyla GüvenFigen Yüksekdağ ve Ayla Akat Ata bulunuyor. Türkiye siyasetine damga vurmuş önemli kadın siyasetçiler bu kitapta Türkiye'nin son sürecini değerlendiriyor. Kadınların siyasete bakışı ve yaşadığı zorluklar kitapta çok net belli oluyor. Siyasete, basına ve hayatın zorluklarına karşı bir başucu kitabı edinmek isteyen herkes için bu kitap referans niteliğinde olacak. Kitabın sunuşunu Ötekilerin Gündemi Genel Yayın Yönetmeni Hamza Özkan önsözünü ise Ötekilerin Gündemi yazarı Mukaddes Erdoğdu Çelik yazdı.

"Kadınların Yüzyılı" kitabın ikinci baskısı!

“Dört felsefi sorumuzu kadınlara yönelttik. Sosyal medya ve internet sitemiz üzerinden yazmak isteyen herkese kapımızı açtık, bu nedenle kitapta ev emekçisi de, siyasetçi de, avukat da, yazar da, esnaf da, mühendis de yer alıyor. Söyleşileri önce Ötekilerin Gündemi’nde yayınladık, en son da kitap hâline getirdik.

“Dört felsefi sorumuzu kadınlara yönelttik.

1- Tarihsel ve zorlu bir süreçten geçiyoruz; bu geçiş sürecinde savaşlarda ve ölümcül salgınlarda kadınlara biçilen roller nelerdir? Dünyada demokratik süreçlerini tamamlamış toplumları da baz alırsak gerçek anlamda kamusal alanlarda kadınlar yerlerini alabilmişler midir?

2- Siyasette, kültürde, sanatta ve bilimde kadınların ayak sesleri geç duyuldu, neden? Dünyada ve Türkiye'de bunu nasıl örneklendirebilirsiniz?

3-Son yıllarda, Türkiye'nin toplumsal yapısında kadınlar nereye doğru gidiyor? Şiddetin ve tacizlerin bu denli artması ürkütücü! 68, 78 ve 80 kuşağına bakıp bugünü nasıl değerlendirirsiniz?

4-Kadınlar dünyayı yönetseydi nasıl bir dünya olurdu? Sosyal medya ve internet sitemiz üzerinden yazmak isteyen herkese kapımızı açtık, bu nedenle kitapta ev emekçisi de, siyasetçi de, gazeteci de, avukat da, yazar da, esnaf da, mühendis de yer alıyor. Söyleşileri önce Ötekilerin Gündemi’nde yayınladık, en son da kitap hâline getirdik.

"İNSANLIK KADINLARIN DÜŞÜNSEL GÜCÜNDEN YARARLANMALI"

Hamza Özkan kitabın sunuşunda şu ifadeleri kullandı: Bizler Ötekilerin Gündemi olarak kuruluşumuzdan bu güne, bugünden yarına ötekilerin sesi, gündemi ve toplumsal aydınlanmanın parçası olarak gündem yaratmayı esas aldık. Aynı zamanda üçüncü yolu tercih ederek demokratik bir cumhuriyetin inşasındaki aydınlanmaya destek olmak istiyoruz. Türkiye’de demokrasiyi, özgürlüğü, barışı, cinsiyet eşitliğini, ekolojik toplumu, hayvan ve doğa haklarını savunmayı, savunanların yanında olmayı hedefleyen bir yayın politikası uyguluyoruz. Ötekilerin Gündemi olarak hedefimiz hakikat ışığında dünyanın her yerinden sizlere haber ulaştırmak tır. Dramatize edilmiş yaşamdan beslenen bir yayıncılık anlayışını değil; gerçekten, umuttan, özgürlükten beslenen, geleceğe dönük, bilimsel, objektif, cesur bir yayıncılık anlayışını benimsiyoruz. Bir toplumun gelişmişlik düzeyi kadınların içinde bulunduğu gelişmişlik düzeyiyle ilişkilidir. Neden siyasette, bilimde, kültürde ve sanatta kadınlar birer aksesuar olarak görülüyor? Şu gerçeği görelim artık; insanlık kadınların düşünsel gücünden yararlanmadığı sürece, eril düşünce sisteminin tahakkümü devam ettikçe yaşanılır bir dünya mümkün olmayacak. “Kadınların Yüzyılı” kitabımız, dünyada ve Türkiye’de kadına ve kadın kimliğine karşı bu yüzyılda da devam eden ikincilleştirme, yok sayma, nesneleştirme, sömürü ve şiddet koşullarında kadınların geçmişten bugüne nasıl mücadele ettiğini, olan bitene dair düşüncelerini ve geleceğe dair öngörülerini anlamak, dinlemek ve duyurmak istediğimiz bir söyleşi serisinin ürünüdür. Ötekilerin Gündemi internet sitemizde yayınladığımız bu söyleşilerde ulaşabildiğimiz kadınlara 4 düşünsel soru yönelttik ve yanıtlarını sınırlandırmadan, kısaltmadan, olduğu şekli ile sitemizde yayınladık. Elinizdeki kitap bu söyleşilerin derlemesidir. Söyleşilere başlarken sadece aktivist veya siyasetçi kadınlara değil toplumun her kesiminden kadınlara ulaşmaya çalış tık. E-posta veya sosyal medya yoluyla birçok kadın ve LGBTİ+ Kadınların Yüzyılı 10 kurumuna sorularımızı gönderdik. Söyleşiler öncesi Ötekilerin Gündemi sitemizde haber yaparak soruları yayınladık ve katılımın geniş olmasını sağlamaya çalıştık. Sonuç olarak bize ulaşan 40 kadın ile söyleşileri gerçekleştirdik. Birçok kadın da zamanları olmadığı için katılamadıklarını belirtti. Sorduğumuz bu 4 soruya verilen her yanıt toplumsal cinsiyet özgürlüğünü savunan bizleri, yarınlara dair hem heyecanlandırdı hem de aydınlattı. Söyleşilerdeki kapsamlı anlatımlar, toplumsal dinamikler arasında kurulan bağlantılar, düşündürücü doğrudan tespitler, büyük bir mücadele tarihi ve pratiği, çok seslilikle birlikte etkileyici bir bütünlük oluşturuyor. Okurken kadınların yaşamın her alanında düşünceleriyle, emekleriyle, sanatları ile ve özgür kadın kimlikleriyle toplumu dönüştürücü gücünü fark ediyoruz. Toplumsal cinsiyet özgürlüğü bilinciyle yarınlara dair daha kararlı olmamızda yolumuzu aydınlatan kadın özgürlük mücadelesinin öznesi tüm kadınlara, toplumsal barış ve aydınlık bir gelecek için adalet arayışlarını sürdüren Plaza del mayo annelerine, Barış Annelerine ve Cumartesi Annelerine, Ekoloji savunucusu Karadeniz İkizdereli annelere ve kendileri ile birlikte dünyayı ve yüzyılı aydınlatan kadınlara tekrar Merhaba! Söyleşileriyle bu kitabın ortaya çıkmasını sağlayan kadınlara, kitabın önsözünü yazarak katkısını sunan Mukaddes Er doğdu Çelik’e, düzenleme ve düzelti için Özlem Sezer’e, kapak tasarımını yapan Gülizar Ünver’e, Grafist Yayınları’na, Berdan Matbaası’na ve emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ederiz.

"KADINLAR HER ALANDA ARTIK BAŞ KALDIRIYOR"

Yazar Mukaddes Erdoğdu Çelik ise kitabın önsözünde şu ifadeleri kullandı:

Kadınların Yüzyılı; zamanımızın bilince çıkarılmış önemli bir gerçeği. Binyılların erkek aklı ve pratiğiyle sesi kesilmiş, tüm yaratımlarına ve emeğine el konul muş, her haliyle tarihin dışına itilmiş, adı bile erkeğin hanesinde sayılmış, insanlığın “kayıp halkası” kadın cinsi dalgalar halinde dünyanın her köşesinde başkaldırmakta... Kadınlar başta kadına uygulanan şiddete karşı olmak üzere; yılların biriktirdiği bütün ezilmişliklere, eşitsizliklere, pandemi dolayısıyla daha da şiddetlenen yoksunluk ve yoksullaşmaya karşı boyun eğmiyor. Kadınların Yüzyılı daha tam ifadesiyle söylersek; kadınlar cins bilinciyle bir devrim sürecini yaşıyorlar. Dünyanın her ye rinde kadına karşı kurulmuş eski düzen sarsılıyor, kadınlar kelepçelerini çözüyorlar. Kadın cinayetlerine, tecavüz ve tacize karşı isyanlarla, dünyayı saran “Me Too” hareketiyle kelepçelerin kırılışını izleyebiliriz. Cinsiyet çelişkisi artık çözümünü gün deme sürmüştür! Pandemi dolayısıyla yoksulluğa ve yoksunluğa karşı kadın mücadelesinin yükselişi de bir başka gösterge. Kadına şiddetin açık ettiği, kadınların yoksulluğu ve yoksunluğunun devasa boyutlara ulaşması bu temel gerçeği ele veriyor. Günümüze “kadın yüzyılı”, “kadın devrimi yüzyılı” demek doğruyu dile getirmek oluyor. Dogmatik şablonlara takılmadan; her günün, her kadın direnişinin; “yeni yaşamı” inşaya geçen Kürt kadınlar ile bugün Afganistan’da Taliban vahşetine karşı direnişin sesini yükselten kadın hareketinin bir devrim gelişmesi olduğunu çözümleyebiliriz. Nasıl gelişeceği, nasıl sonuçlanacağı her devrim hali gibi ele alındığında tam bir çözümlemeye uğrayacak ve dünya kadın hareketi tüm ezilenler dünyasını da ileriye sürükleyecektir. Kuşkusuz kadın cinsin ezilmişliğinin tarihi kadar mücadele tarihi de var. Ne var ki erkek egemenliği kurulduğu ve tüm insanlığı yönetir hale geldiğinden beri her ikisini de görünmez kılmıştır. Bu hali doğal, normal saydırmanın peşine düşmüş; egemen ideoloji, egemen dinler, devlet ve toplumsal kurumlarla kadının ikincil, erkeğe ve erkek düzene bağımlılığını kurumsallaştırmıştır. Bu öyle bir kurumsallaştırma ki kadını bütün süreçlerin nesnesi ve uygulama bekçisi yapmış, aslında bir “kimliksiz” kılmıştır. O nedenle ben buna “kadın, insanlığın kayıp halkası” diyorum. Şimdi alt üst olmakta olan, yıllardır kadın mücadelesiyle örselenen, yıpratılan bütün bu kurumsallaşmadır, bütün bu egemen ideolojidir, egemen siyasettir. Kayıp hal kanın kendini bulma, yeniden insan olarak yerine koyma isyanıdır. Birinci ve ikinci dalga feminist hareketlerinden, işçi-sosyalist ve Kürt kadın isyanlarından geçerek geldik bugünlere. Bu gün her zamandan daha açık olarak kadınlar dünyayı, siyaseti, ekonomiyi, her şeyi kadın aklı ve kadın iradesiyle ele alıp yönet meye adaylar; erkek egemen siyaseti gerileterek kadın mevzilerini, kurumlaşmalarını -zorba rejim gasp etmesine rağmen- büyütüyorlar. Bu kitapta okuyacağınız söyleşiler toplumsal ve siyasal mücadelelerin içinden, uzun yılların kadın mücadelesinin eylemlerinden, düşünsel üretimlerinden geçmiş kadınların, dün den yarına kadın zamanımıza dair fikirleri, çözümlemeleri. Öte kilerin Gündemi Yayın Yönetmeni’nin soruları kapsamında ama bütün dünyanın bilgisine, kadının dünyayı değiştirme eyleyişindeki yerlerine, çözüm yollarına işaret ediyorlar ve yukarıda anlatmaya çalıştığım gelişmenin sağlamasını da veriyorlar. Öncelikle hepsinin temelde ortaklaştığını tespit edebiliriz. Kadın hareketi bakımından farklı yol ve yöntem önerileriyle de zenginleştiriyorlar fikirlerini. Birçoğu siyasal mücadele alanında büyük emek sahipleri olarak tanınan kadınlar, gerek burada gerekse kadın mücadelesinde öne çıkmış, dirsek çürütmüş, fikir üretmiş yol arkadaşlarımız, kız kardeşlerimiz. Benim de öyle ve bundan büyük sevinç duyuyorum, her birini kucaklıyorum. Doğal olarak fikirlerde ve çözüm yol ve yöntemlerde farklılıklar var. Kadınlar bütünlüklü bir fikir ve eylem hattına giderken bakış açısını zenginleştirecek fikirler olduğu kadar, mücadele içinde aşılacak olan fikirler de olacak. Kadın hareketi de toplumsal süreçlerde olduğu gibi belli başlı ana damarlarıyla bölümlü, kitlesel olarak da örgütsüz. Asıl mesele birleşik kadın hareketinin daha güçlü, daha örgütlü hal deki hamlesinde. Kitaptaki söyleşilerin bu umudu büyüttüğünü söylemek istiyorum. Zaten 30-40 yıllık zaman diliminde feminist, sosyalist ve Kürt kadın hareketinin değişen örgütlenmelerinde kadın mücadelesinin pek çok gündem ortaklığı ve pratik ortaklığı var. Bu durum giderek gelişiyor ve düşünsel farklılıkların da ele alınabildiği, alınabileceği zeminleri genişletiyor. Demokratik Müslüman kadın hareketini, LGBTİQ+ hareketini de eklediğimizde cephenin genişlediğini görebiliriz. Değişik eğilimlerdeki bu örgütlenmelerin birbirini tamamlayan, deneyimlerinden yararlanan, karşılıklı etkileşim geliştiren bir gerçekliği var. Yerel, bölgesel, dünyasal eylem birlikleri, örgütlenme ağları da genişliyor. Kadınlar farklılıklarıyla bir aradalığı her geçen gün geliştiriyorlar. Şiarın öngördüğü gibi; kadınlar birlik oldukça dünya yerinden oynuyor!

Kitabın macerası için söyleyeceğim son bir nokta var. Ötekilerin Gündemi yayın sitesi yazarlarından biriyim. Yayın Yönetmeni Hamza Özkan zaten beni de bir “Toplumsal Cinsiyet Atölyesi’nde bulmuş, atölyede anlattıklarımı siteye bağlamıştı! Söyleşi sorularını bana gönderdiğinde kendisine; “Hamza, biz kadınlar artık meselelerimizin erkekler eli ve diliyle ele alınmasını istemiyoruz. Sen bu işi kendin yapma, bir kadın gazeteci arkadaşından rica et mesela” demiştim. Hamza beni dinlemedi tabii, kendi yolundan yürüdü gitti. Bunca kadının aynı sitede söyleşilerinin çıkmasının, kadın fikri ve eylemini toplumun geri kalanına duyurmakta yararlı olduğu anlaşıldı. Kendisini kutluyorum. Benim katkım da kitaplaşan söyleşilere bu önsöz ile oldu.

KİTAPTA RÖPORTAJLARI OLAN KADINLAR

TBMM 23. ve 24. Dönem BDP Batman Milletvekili, TJA Aktivisti, Avukat Ayla Akat Ata, Şair-Yazar Muazzez Uslu Avcı,  EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, Gazeteci Yazar Sultan YavuzDiyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi Üyesi, Avukat Hatice Demir, Avukat, İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Yazar Meral Şimşek, İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA) Genel Başkan Yardımcısı Menice Gülmez, Demokratik İslam Kongresi (DİK) Üyesi Hatice Kavran, HDP Antalya İl Yönetim Kurulu Üyesi Nigar Duru, KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy Tekdemir, Müşavir, Aktivist Nurten Ertuğrul, Kimya Mühendisi Semra Yeşil, CHP Diyarbakır İl Başkanı Gönül Özel, Jin News Haber Ajansı Editörü Ayşe Güney, TBMM 27.Dönem İzmir HDP Milletvekili ve önceki dönem Eş Genel Başkanı, Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Kurucu Meclis Üyesi Serpil Kemalbay, Ev Emekçisi Hülya Oruç, Yazar Gulgeş Deryaspî, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Sözcüsü Perihan Koca, Eğitim Sen İzmir 2 No’lu Şube Kadın Meclisi Üyesi Nazan Türk, Eğitim Sen İzmir 2 No’lu Şube Kadın Meclisi Üyesi Dilek Kanlıbaş, TBMM 25. ve 26.Dönem HDP Milletvekili, önceki dönem HDP Eş Genel Başkanı, Yazar ve Siyasetçi Figen Yüksekdağ, Gazeteci, Yazar, TBMM 23. Dönem Diyarbakır ve 24.Dönem Siirt Milletvekili, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eski Eş Başkanı, BDP Eski Eş Genel Başkanı Gültan Kışınak, TBMM 25. ve 27.Dönem Hakkari HDP Milletvekili, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Leyla Güven, İngilizce Öğretmeni Nıcola Yardımcıi Yazar Oya Uslu, EMO Diyarbakır Şube Eş Başkanı, Elektrik-Elektronik Mühendisi Sorgul Aytek Avşar, Esnaf Arzu Kızılkaya, Yazar Ayten Avdan, HDP Diyarbakır-Sur Belediye Meclis Üyesi Birsen Güneş, HDP Grup Başkan Vekili, TBMM 25., 26. ve 27.Dönem Milletvekili, Hukukçu Meral Danış Beştaş, Belçika İşçi Partisi (PVDA) Senatörü Ayşe Yiğit, DEVA (Demokrasi ve Atılım) Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Politikaları Başkanı, İş İnsanı Elif Esen, DBP (Demokratik Bölgeler Partisi) Van İl Eş Başkanı Güldüren Varlı, DBP (Demokratik Bölgeler Partisi) Muş Eski İl Eş Hatice Şeker, Sosyolog, Feminist, Anti-militarist Yazar, Amargi Kadın Dayanışma Kooperatifi Kurucu Üyesi Pınar Selek, TBMM 25., 26. ve 27.Dönem HDP Milletvekili Hüda Kaya, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Kadın Meclisi Üyesi Filiz Kızılkaya Güller, Yazar, 17+ Alevi Kadınlar Aktivisti Gülfer Akkaya ve Akademisyen Dr., Yazar Rahime Sarıçelik

 Siyasetçi, Gazeteci, Sendikacı ve daha birçok meslekte yer alan kadınların yazısıyla kitaplaştırılan “Kadınların yüzyılı” kitabının imza günü gerçekleştirildi.

Gazete Duvar-Mahsum Kara Hamza Özkan’ın pandemi döneminde siyasetçi, sendikacı, gazeteci ve daha birçok meslekte yer alan kadınların vermiş olduğu röportajların derlenmesiyle kitaplaştırılan “Kadınların Yüzyılı” adlı kitabın imza günü Diyarbakır’da bulunan Payîz Kitabevi’nde gerçekleştirildi.

detail-photo-fancybox-0

“Kadınları Yüzyıllı” kitabının ilk imza günü Diyarbakır’da gerçekleşti. Kitapta röportajları bulunan kadınlar kitabı okurlar için imzaladı.

 Hamza Özkan’ın pandemi döneminde siyasetçi, sendikacı, gazeteci ve daha birçok meslekte yer alan kadınların vermiş olduğu röportajların derlenmesiyle kitaplaştırılan “Kadınların Yüzyılı” adlı kitabın imza günü Diyarbakır’da bulunan Payîz Kitabevi’nde gerçekleştirildi.

Söyleşi ve imza gününe kitapta söyleşileri bulunan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Gülistan Atasoy Tekdemir ve CHP Diyarbakır İl Başkanı Gönül Özel konuşmacı olarak katıldı. Kitapta söyleşileri bulunan Sorgul Aytek Avşar, Arzu Kızılkaya, Birsen Güneş, Hatice Demir, Ayşe Güney, Nicola Yardımcı ve Meral Şimşek okurlarla buluşarak kitap imzaladılar.

‘KİTAP KADINA YÖNELİK SALDIRILARI SORGULUYOR’

Kitapta söyleşileri bulunup cezaevinde bulan kadınları selamlayan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, "Bugün kadın arkadaşlarımızla birlikte verilmiş olan röportajların bir araya getirilerek kitaplaştırılan ‘Kadınların Yüzyılı’ kitabının imzası için burada bulunuyoruz. Fakat kitabın yazarı Hamza Özkan’ın da dediği gibi kitapta röportajı yer alan kadın arkadaşlarımız cezaevinde rehin tutulmuş durumda. AKP-MHP iktidarı bu dönemde baskıcı otoriter sistemiyle demokratik siyaset yürütenleri rehin almaya devam ediyor" dedi.

detail-photo-fancybox-1

"8 Mart eylem ve etkinlikleri kapsamında bazı kadın arkadaşlar ise şu anda adliyedeler. Kadın arkadaşlarımızdan 7’si tutuklandı" diyen Beştaş, şunları söyledi:

"Bu yöntem, kadınlara düşman bir iktidarın kadınları cezaevine kapatma yöntemlerinden başka hiçbir şey değil. AKP-MHP iktidarı en büyük kurgusunu kadın ve Kürt düşmanlığı üzerinde kuruyor. AKP-MHP iktidarının Kürtlere yönelik olan düşmanlığı zirveyi geçiyor. Kadın hakları ve mücadelesine yönelik saldırılar da olanca hızıyla devam ediyor. Bunlar sadece alanlarda gözaltı ve tutuklamalarla devam etmiyor. Yeni çıkarmış oldukları yasa, karar ve mahkemelerle sistematik bir şekilde kadının özgürlük alanını kısıtlıyor” şeklinde konuştu. 

Kitabın içeriğine değinen Beştaş, "Bu kitap kadınların mücadelesini ve kadınlara yönelik saldırıları sorgulayan ve bunların cevabını bulan bir kitap. Bununla birlikte kadınların bu saldırılara karşı daha kat edeceği çok mesafe var. Ama kadınlar bu mücadeleden vazgeçmeyecek" şeklinde konuştu.

ÖZEL: TÜRKİYE’DE KADIN OLMAK ÇOK DAHA ZOR

Dünyanın her yerinde kadın olmanın çok zor olduğunu ifade eden CHP Diyarbakır İl Başkanı Gönül Özel, "Türkiye'de kadın olmak çok daha zor. Maalesef Türkiye'de kadını sanatsal etkinlikte, kültürel alanda ve her alanda bir aksesuar olarak görüyorlar. Kadınlar toplumda gerçekten hak ettiği yerde değil. Özelikle bu son hükümet dönemde kadının kürtaj olma hakkına da Cumhurbaşkanı karar veriyor. Kadınlara her türlü baskı var. Biz de bu baskılara karşı direniyoruz. Hep birlikte kadınların daha özgür olduğu, her alanda var olduğu bir ortam için mücadele ediyoruz ve biz kadınlar kazanacağımıza inanıyoruz" dedi.

TEKDEMİR: ÖRGÜTLENEREK GÜÇLENECEĞİZ

Söyleşide son olarak söz alan HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Gülistan Atasoy Tekdemir, şunları dile getirdi:

"Bir yandan kadınların yazmak üzerinden özgürleşmesini konuşurken bir yandan maalesef kadın tutsakları da konuşarak devam etmek zorundayız. Bugün 7 arkadaşımız tutuklandı. 8 Mart’ta baskılara direnen kadınlarımız maalesef tutuklandı. Bir yandan tutsaklığı konuşmak zorundayız, Türkiye’deki gerçeklik maalesef bu. Aslında bu durum bize mücadelenin devamlılığını hatırlatıyor. Kadınların özgür olmadığı hiçbir ülkenin gerçekten özgürleşemeyeceğini bize gösteriyor yaşadığımız kentteki gelişmeler. Biz kadınlar konuşacağız, konuşmaya devam edeceğiz çünkü konuştukça daha çok örgütleyeceğiz ve güçleneceğiz."

Konuşmaların ardından etkinliğe katılan kadınlar okuyucular için kitaplarını imzaladı.

JIN NEWS- ‘Kadınların yüzyılı’ kitabı okur severlerle buluştu

detail-photo-fancybox-2

Siyasetçi, Gazeteci, Sendikacı ve daha birçok meslekte yer alan kadınların yazısıyla kitaplaştırılan “Kadınların yüzyılı” kitabının imza günü gerçekleştirildi.

Siyasetçi, Sendikacı, Gazeteci ve daha birçok meslekte yer alan kadınların vermiş olduğu röportajların derlenmesiyle kitaplaştırılan “Kadınların Yüzyılı” adlı kitabın imza günü Diyarbakır’da bulunan Payîz Kitabevi’nde gerçekleştirildi. İmza gününe yazarlar arasında yer alan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakır İl Başkanı Gönül Özer, EMO Amed Eş Başkanı Sorgul Aytek Avşar, Arzu Kızılkaya ve Yazar Meral Şimşek katıldı. Kitap okur severler tarafından yoğun ilgiyle karşılanırken, kitapseverlere imzalı kitaplar dağıtıldı.

‘AKP-MHP iktidarı siyaset yürütenleri rehin almaya devam ediyor’

İmza gününde konuşan Meral, “Bugün kadın arkadaşlarımızla birlikte verilmiş olan röportajların bir araya getirilerek kitaplaştırılan ‘Kadınların yüzyılı’ kitabının imzası için burada bulunuyoruz. Fakat kitabın yazarı Hamza Özkan’ın da dediği gibi kitapta röportajı yer alan kadın arkadaşlarımız cezaevinde rehin tutulmuş durumda. AKP-MHP iktidarı bu dönemde baskıcı otoriter sistemiyle demokratik siyaset yürütenleri rehin almaya devam ediyor. 8 Mart eylem ve etkinlikleri kapsamında bazı kadın arkadaşlar ise şu anda adliyedeler. Kadın arkadaşlarımızdan 7’si ise tutuklandı. Bu yöntemler kadınlara düşman bir iktidarın cezaevi kapatma yöntemlerinden başka hiçbir şey değil” dedi.

‘Kadınların özgürlük alanı kısıtlanmaya çalışılıyor’

AKP-MHP iktidarının en büyük kurgusunu kadın ve Kürt düşmanlığı üzerinde kurduğunu söyleyen Meral, konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “AKP-MHP iktidarının Kürtlere yönelik olan düşmanlığı zirveyi geçiyor. Kadın hakları ve mücadelesine yönelik saldırılar da olanca hızıyla devam ediyor. Bunlar sadece alanlarda gözaltı ve tutuklamalarla devam etmiyor. Yeni çıkarmış oldukları yasa, karar ve mahkemelerle sistematik bir şekilde kadının özgürlük alanını kısıtlıyor.”

‘Kadınlar mücadelen vazgeçmeyecek’

Meral son olarak kitabın içeriğine değinerek, “Bu kitap kadınların mücadelesine dönük ve kadınlara yönelik saldırıları sorgulayan ve bunların cevabını bulan bir kitap. Bununla birlikte kadınların bu saldırılara karşı daha kat edeceği çok mesafe var. Ama kadınlar bu mücadeleden vazgeçmeyecek” diye ifade etti.

Etkinlik okur severler tarafından alınan kitapların imzalanmasıyla son buldu.  ( Yazılı Haber JIN NEWS )