İSTANBUL- İstabul Barosu 53’üncü Genel Kurulu’nda Değişim İçin Avukatlar Grubu adayı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu 7 bin 219 oyla kazandı.

Haliç Kongre Merkezi’nde yapılan İstanbul Barosu 53’üncü Genel Kurulu, seçimlerini Özgürlükler İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Çağdaş Hukukçular Derneği’nin (ÇHD) desteklediği Değişim İçin Avukatlar Grubu adayı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu kazandı. 22 yılın ardından değişen İstanbul Barosu'nun başkanlığını Kaboğlu'nun kazanması  "Jin jiyan azadî",  " Hak hukuk Adalet”, “ Birleşe Birleşe kazanacağız”, “ Faşizme karşı omuz omuza”  ve “Bijî berxdawna zindana” sloganlarıyla kutlandı. 

7 BİN 219 OYLA KAZANDI

Oy verme işleminin son bulmasıyla sayım işlemi başladı. Avukat Hakları Grubu adına Mehmet Turgay Bilge, Değişim İçin Avukatlar Grubu adayı İbrahim Kaboğlu, Değişim İçin Güçlü Baro Grubu adayı Mert-Er Karagülle, Genç Hukuk Hareketi'nin başkan adayı Türkan Kara, İstanbul Avukatlar Birliği adayı Metin Uraçin, Bağımsız Avukatlar Grubu adayı Abdülhalim Yılmaz, İstanbul Milliyetçi Avukatlar Grubu adayı Hakan Çatak, bağımız aday olan Avukat Yasin Şen, Avukat Hakları Grubu adayı Hasan Kılıç’ın ve İkiye bölünen Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu İstanbul Barosu Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Ali Gürbüz ile mevcut başkan Filiz Saraç’ın olduğu  11 adayın yarıştığı seçimde resmi olmayan sonuçlara göre Değişim İçin Avukatlar Grubu adayı  İbrahim Kaboğlu 7 bin 219  oy alarak seçimi kazandı. Avukat Hakları Grubu adayı Hasan Kılıç ise 5 bin 497, mevcut İstanbul Baro Başkanı Filiz Saraçoğlu ise 4 bin 76 ile oy aldı.

‘HERKES KAZANDI’

Sonuçların açıklanmasının ardından konuşan Kaboğlu, bütün adayların kazandığını belirterek, “Hukuk, söylemesi gerekeni söyledi. Bu açıdan bakıldığında, değişim için adaylar veya listeler kazanmış olsa da aslında tüm gruplar kazandı. Çünkü biz her zaman hukukun üstünlüğüne vurgu yaptık. Hukukun etkin kılınması için yola çıktık. Hukuk devleti, demokratik hukuk devleti, insan haklarına dayalı laik ve demokratik bir cumhuriyet için 9 Ağustos’ta günü yola koyulduk. Vaatlerimiz aslında anayasanın temel ilkeleridir, anayasamızın düzenini oluşturan uluslararası hukuk, mahkeme kararları ve hukukun genel prensipleridir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Biz katılımcı bir yöntemle ve kolektif bir iradeyle hareket ettik, kucaklayıcı bir yönetim oluşturacağımızı beyan ettik” dedi.

HUKUK DEVLETİ VURGUSU

Hukuk devletine vurgu yapan Kabaoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Bu süreçte anayasada belirtilen insan haklarına dayalı, demokratik ve laik sosyal hukuk devleti ilkesini asla unutmayacağız. Hukuk devleti olmadan adil yargılanma hakkı olmaz. Sosyal devletin gereklerini, özellikle genç meslektaşlarımıza yönlendirmemiz gerekiyor. Anayasal düzene ve doğru anayasal bilginin aktarılmasına her zaman sahip çıkacağız. Anayasa değişikliklerine dair tartışmalar gündeme geldiğinde, yargı bağımsızlığı ve hükümetin meclis önünde hesap verebilirliği temelinde önerilerimizi savunacağız. Son olarak, bugünkü seçimi anayasanın değişmez maddeleri temelinde gerçekleştirdik. İstanbul Barosu, hem mikro hem de makro demokrasi alanlarında örnek olacak bir süreci yaşamıştır. İbrahim Kaboğlu'nun anayasanın değişmez maddelerine dair olumlu yaklaşımlarına katılıyor ve biz de tıpkı 1995’te ve 2001’de olduğu gibi anayasal ilerlemeyi savunuyoruz. 2001’de insan haklarına dayalı, laik ve demokratik cumhuriyet kavramı yeniden anayasaya eklenmişti. Bugün de bu ilkeleri daha ileriye taşıyoruz. Hep birlikte hak, hukuk ve adalet istiyoruz.

İSTANBUL’DA BAŞLAYCAĞIZ

İstanbul’dan başlayarak, devasa bir iş gerçekleştireceğiz. Eskişehir Barosu’na katılan üstadımız, TRT’de anayasa ve temel ilkeler konusunda konuşmalar yaparak, Türkiye’yi uluslararası hukukun gereklerine göre şekillendirmek için çalışacak. Bu akşamdan itibaren, hep birlikte harekete geçeceğiz. Tek başımıza değil, bugün yarıştığımız 11 adayla birlikte bu görevi üstleneceğiz. Bir meslek örgütü olarak, bağımsızlık, demokrasi ve özerklik ilkelerine bağlıyız. Bu çerçevede, sizlere teşekkür ediyoruz ve yeni bir döneme girdiğimizi duyurmak istiyoruz. İstanbul’da ve Türkiye genelinde halkın iradesiyle, uluslararası hukuk normlarına dayalı bir düzen kurmak için çalışıyoruz. Ereğli’den sizlerle dayanışma içinde olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Bu aşamadan itibaren üçlü bir uygulamaya geçiyoruz. Hepinizin yolu açık olsun. Sağ olun, var olun”

"Sayın Öcalan ‘ben hazırım’ diyor. Siz ne yapıyorsunuz?" "Sayın Öcalan ‘ben hazırım’ diyor. Siz ne yapıyorsunuz?"

Sonuçların ardından halay ve zılgıtlarla kutlama devam etti.

Kaynak: https://mezopotamyaajansi40.com/tum-haberler/content/view/256223