HABER MERKEZİ - Şengal'de üzerinden 10 yıl geçen 74'üncü Ferman'ın yaralarını dayanışmayla saran Êzidîler, inşa ettikleri sistemle küllerinden doğdu. MXDŞ Eşbaşkanı Cîhan Celo, "Êzidîlerin her bir yarası, Sayın Öcalan'ın demokratik ulus paradigmasıyla kapanıyor" dedi. 

DAİŞ’in 3 Ağustos 2014 tarihinde Irak'ın Musul vilayetine bağlı Şengal’e yönelik düzenlediği saldırının üzerinden 10 yıl geçti. Êzidîlerin "74'üncü Ferman" olarak nitelendirdiği katliamda, resmi olmayan rakamlara göre 3 bine yakın kişi katledildi. Bazı araştırmalara göre bu sayı 2 bin 855, 2 bin 700. DAİŞ'liler, binlerce kadın ve çocuğu katliam sırasında esir aldı. Esir alınan birçok kişi daha sonra toplu mezarlarda bulundu. Bazı kadınlar köle pazarlarında satıldı. Binlerce Êzidînin akıbeti ise, aradan geçen 10 yıla rağmen henüz bilinmiyor.

KDP ÖLÜME TERK ETTİ

Tüm dünyanın gözleri önünde yaşanan katliamın bu denli büyük olmasında, Irak hükümeti ve KDP'li güçlerin kenti terk etmesi etkili oldu. Kentin güvenliğinden sorumlu KDP'li güçler, tek bir kurşun sıkmadan kamyonlara binerek Êzidîleri katliamla yüz yüze bıraktı. DAİŞ saldırısından kaçarak Şengal Dağı'na sığınan Êzidîlerin imdadına ise, 12 HPG’li yetişti. DAİŞ saldırılarının püskürtülmesi sonrası Kuzey ve Doğu Suriye’den Sivil Savunma Birlikleri’nin (Yekîneyên Parastinên Sivîl-YPG) yaşam koridoru açmasıyla Êzidîler kurtarıldı. 

YENİDEN İNŞA

Hatimoğulları: Narin’in yaşadığının diğerlerinden bir farkı var Hatimoğulları: Narin’in yaşadığının diğerlerinden bir farkı var

DAİŞ saldırıları sürerken Êzidîler, Êzidxan Komutanlığı altında örgütlendi. 2015 yılının başlarında Şengal'in özgürleştirilmesi için hamle başlatıldı. Êzidîxan Komutanlığı, 13 Kasım 2015’te Şengal merkezininin tamamen özgürleştirildiğini duyurdu. Êzidîler, sonraki süreçte özgürleştirilen Şengal’de küllerinden yeniden doğdu. Özerk bir yönetim kuran Êzidîler, meclisleri ve askeri güçlerini kurdu. Demokratik ulus paradigmayla komün ve meclislerle yeni bir inşa süreci başladı. İnşa süreci devam ederken binlerce Êzidî de yönünü yeniden Şengal'e verdi. 

9 EKİM ANLAŞMASI 

Şengal'de hayata geçirilen bu sisteme karşı 9 Ekim 2020'de Hewlêr ve Bağdat arasında "9 Ekim Anlaşması" imzalandı. Birleşmiş Milletler (BM) Irak Özel Temsilcisi Jeanine Hennis-Plasschaert'ın gözetiminde imzalanan ve ABD, İngiltere ile Almanya ve Türkiye’nin de destek verdiği anlaşma hayata geçirilemedi. Anlaşmayla, Özerk Yönetim’in feshedilmesi ve Şengal’in Irak ordusuna teslim edilmesini öngörüyordu. Ancak Şengalliler, kendi iradeleri dışında imzalanan anlaşmayı kabul etmedi. 

Anlaşmanın yanı sıra 10 yıllık süreçte Şengal sık sık hedef oldu. Türkiye'nin Şengal'e dönük hava saldırıları yıllardır devam ediyor. Söz konusu saldırılarda DAİŞ'e karşı mücadele veren komutanların da aralarında olduğu çok sayıda kişi hayatını kaybetti. 

CELO: ÊZIDÎ TOPLUMU YENİDEN DİRİLDİ

Şengal Demokratik Özerk Meclisi (MXDŞ) Eşbaşkanı Cîhan Celo, 74'üncü Ferman süreci ve sonraki süreci değerlendirdi. 74'üncü Ferman'ın Êzidîler için yeni bir süreç olduğuna dikkati çeken Celo, "Fermandan sonra Êzidî  toplumunda ciddi değişiklikler yaşandı. Bazı işgalci güçler Êzidî toplumunu ortadan kaldırmak istiyordu. Êzidîler imkanlarıyla kendilerini korudu. Bu fermandan sonra Êzidîler kendi askeri ve siyasi güçlerini kurdu. Şengal'de yeni bir sistem inşa edildi" dedi. 

Irak hükümeti ve KDP'nin Êzidîleri DAİŞ'e teslim ettiğini söyleyen Celo, kendilerini kurtaran gücün ise HPG'liler olduğunu kaydetti. Celo, "Özgürlük savaşçıları sadece Şengal'in korunmasını değil, Êzidî toplumunun örgütlenmesini de kendine görev olarak gördü. Êzidî toplumu kendini demokratik ulus paradigmasına göre örgütledi. Êzidî tarihinde ilk defa askeri bir güç oluşturuldu. İlk defa Êzidî bir kadın ordusu (YJŞ) kuruldu. Bugün bu toplumu bu kadınlar koruyor. Yine Özerk Yönetim bünyesinde meclisler, kurum ve kuruluşlar kuruldu. Êzidî toplumu yeniden dirildi" ifadelerini kullandı. 

KURULAN MECLİSLER

Ferman sonrası Êzidîlerin örgütlenmeye başladığını ve yeni bir inşa sürecine giriştiğini dile getiren Celo, "Bütün engelleme, tehdit, saldırılara rağmen kendini yoktan var etti. Halen günümüze kadar bu topluma yönelik saldırılar ve baskılar sürüyor. Egemen güçlerin bu toplum üzerinde pazarlıkları ve hedefleri var. O zaman planladıkları soykırım gerçekleşmedi. Ancak hemen akabinde DAİŞ çetelerine karşı direnenler hedef alındı. 2015 yılında Özerk Yönetim kuruldu. Burayı özgürleştiren güçler Serdeşt'te kaldı. Bu nedenle Şengal'de ilk meclis Serdeşt'te kuruldu. Kurulan bu meclisler, kadın-erkek eşitliği, kadın ve gençlik örgütlenmesine dayanıyordu. Şu anda Özerk Yönetim çatısı altında 13 meclis bulunuyor. Ayrıca TAJÊ var ve TAJÊ çatısı altında kurulmuş kadın meclisleri var. Ekonomi, sağlık ve ekoloji komiteleri de var. Özerk Yönetim imkanları ölçüsünde Şengal'de hizmet verebilir. Eksikleri var ama toplumumuzla birlikte çözeceğiz ve üstesinden geleceğiz" bilgilerini paylaştı. 

KADINLAR ÖNCÜLÜK YAPIYOR

Yeni sistemin inşasına kadınların öncülük ettiğini dile getiren Celo, şunları söyledi: "Şengal her yönden kuşatılmış durumda. Pek çok zorluğu var ama bu zorluklara rağmen toplum kendini örgütlüyor. Burada bulunan binlerce güç Êzidî toplumuna sırtını döndü. Ancak şuanda burada inşası yapılan demokratik ulus sistemine kadınlar öncülük ediyor. Çünkü 2014 yılında kadınlar şahsında bir toplum bitirilmek isteniyordu. Ancak kadınlar bu topluma öncülük ederek bu saldırılara cevap oldu. Şengal'de DAİŞ'e karşı başarının sırrı ise Sayın Öcalan'ın fikir ve felsefesidir. Bunu her alanda esas alanlar da kadınlardır. Şengal'de bu toplum her bir hücresi bu fikir ve felsefe ile besleniyor. Êzidîlerin her bir yarası, Sayın Öcalan'ın demokratik ulus paradigmasıyla kapanıyor."

'ÊZIDÎLER ÖZERK YÖNETİMİ ESAS ALIYOR'

KDP'nin kurduğu kamplardaki Êzidîlerin de Şengal'e geri döndüğünü söyleyen Celo, "Bu toplumun hakkını ve değerlerini koruyacak olan Özerk Yönetim'dir. Bu hakikat Şengal'e dönüşlerde bir kez daha açığa çıkıyor. Bugün KDP kamplarında kalan Êzidîler yavaş yavaş Şengal'e dönüyorlar. Çünkü Şengal'in onlar için tek güvenli alan olduklarını fark ettiler. Bütün plan ve tehditlere rağmen Özerk Yönetim'in yanında yer alıyorlar. Çünkü bir sorunu olduğunda ya da bir engelle karşılaştığında imdadına yetişecek olanın Özerk Yönetim olduğunu fark etti. Bizler bu toplum için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Bu topluma sahip çıkmak bizim temel görevimizdir" ifadelerini kullandı. Celo, kamplarda kalan bazı Êzidîlerin ise Şengal'e dönüşlerinin KDP tarafından engellendiğini söyledi. 

'YOLUMUZ DİRENİŞTİR'

Tüm saldırılara rağmen inşa çalışmalarını sürdüreceklerini vurgulayan Celo, şöyle devam etti: "2020 yılında 9 Eylül Anlaşması imzalandı. Bu anlaşmanın içeriği de burada Êzidîleri koruyan güçleri tasfiye etmekti. Burada kurulan güçleri birbirinden ayırtmaktı. Êzidxan Asayişi'ni ortadan kaldırmak ve zayıflamak istediler. Bizlerin KDP'ye karşı tutumumu bellidir. Irak hükümetine karşı tavrımız nettir. Şengal'e saldırılar oluyor ancak bir tavır sergilemiyorlar. Bizim ne Irak hükümetine ne de başka bir hükümete ihtiyacımız yok. Bizler kendimizi koruyoruz. Onlar da bunu bildikleri için 9 Ekim Anlaşması'nı imzaladılar. Bizim siyasetimiz, yolumuz direniş dışında bir şey değildir. Bu yüzden Êzidîler Özerk Yönetimi sahiplenmeli ve bu planları boşa çıkartmalıdır."

Kaynak: https://mezopotamyaajansi38.com/tum-haberler/content/view/249220