AMED - Amed'te düzenlenecek "özgürlük" mitingi için yapılan çağrı yürüyüşü sonrası konuşan Ahmet Türk, “Demokrasi mücadelemizden geri adım atacak değiliz. 13 Ekim’de İstasyon Meydanı’ndayız” dedi.

Amed'te 13 Ekim'de düzenlenecek mitinge çağrı amacıyla yürüyüş ve esnaf ziyareti gerçekleştirildi. DBP Eş Genel Başkanları Çiğdem Kılıçgün Uçar, Keskin Bayındır, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak, siyasetçiler Sebahat Tuncel, Ayla Akat Ata, DEM Partili milletvekilleri, Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Doğan Hatun, Mêrdîn Belediye Eşbaşkanı Ahmet Türk, kentteki sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin aralarında bulunduğu kitle Yenişehir’in Ofis semtinde bir araya gelerek Sûr ilçesine doğru yürüyüşe geçti. 

“Biji Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe”, "Tecride karşı omuz omuza", "Direne direne kazanacağız"  “Faşizme karşı omuz omuza”, “Jin jiyan azadî” sloganları attı. 

Özel’den Erdoğan’a Suriye tepkisi Özel’den Erdoğan’a Suriye tepkisi

‘ÖZGÜRLÜK SESİMİZİ KISAMAZSINIZ’

Polisin çeşitli engellemelerine karşı direnen kitle, Ofis’ten Sûr İlçesi’nde bulunan Ulu Cami’ye kadar yürüdü. Ulu Camii önünde yapılan açıklamada konuşan DBP Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray,  “Burada sesimizi bütün dünyaya duyurmak istiyoruz. Herkes Kurdistan’dan sesimizi duysun. Artık Kürtlerin zılgıt seslerinden de korkuyorlar. Özgürlük sesimizi hiçbir zaman kısmayacağız. Bu sokaklarda her zaman özgürlük ve barıştan bahsediyoruz. Kürt halkının sesini kısamayacaklar. Kürt halkı var. Kürt halkı, diliyle, kültürüyle, rengiyle bu topraklarda var. Bütün dünya duysun. Onların hiçbir şeyinden korkmuyoruz. Artık Kürtleri yok edemezsiniz, seslerini kısamazsınız. 13 Ekim’de bütün halkımızı İstasyon Meydanı’na bekliyoruz. Yasakları tanımıyoruz” dedi. 

AHMET TÜRK: BİRLİK OLMALIYIZ

Mêrdîn Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Ahmet Türk, özgürlük, adalet ve barış mücadelesinin yıllardır devam ettiğini söyledi. Türk, “Gelecek, demokrasi, özgürlük için kararlıyız, halkımız kararlı. Bugün dünyada Ortadoğu’da birçok sorunun yaşandığı bir bölgede eğer biz Kürt halkı, Kurdistan halkı olarak birleşip, güçlü hale gelmezsek, geleceğimiz tehlikededir. O nedenle halkımızın özgür geleceği için bu duruşu göstermemiz gerekiyor. 13 Ekim’de İstasyon Meydanı’nda özgürlük, barış, birlik için miting düzenliyoruz” diyerek, herkesi mitinge davet ediyoruz. Polisin müdahalelerine tepki gösteren Türk, “Demokrasi mücadelemizden geri adım atacak değiliz. 13 Ekim’de İstasyon Meydanı’ndayız” dedi.

ÇİFTYÜREK: KÜRTLER BARIŞ İSTİYOR

Ardından söz alan DEM Parti Milletvekili Sinan Çiftyürek, Kürt halkına yönelik baskıları arttıranların 30 yıldır sonuç elde edemediğini belirtti. Kürt siyasetçilere uzatılan elin Kürt sorunun çözümüne de uzatılması gerektiğini belirten Çiftyürrek,“Ama böyle olmazsa bu yanlıştır. Kürt halkının yüz yıllık tecrübesi var. Kürtler, barışı, Kürt sorunun çözümünü istiyor” diye konuştu.  

TAŞKIRAN: 13 EKİM’DE BURADAYIZ

ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran da, “Her dakika özgürlük için mücadele edenler olarak, sokakların abluka altına alınmasını, halkımızın yasaklarla korkutulmasına ses veriyoruz, korkmuyoruz. 13 Ekim’de İstasyon Meydanı’nda Narin için, kadın katliamlarına karşı savaşa karşı, Ortadoğu halkının onurlu birlikteliği için bir araya geleceğiz. Komploya karşı, tecride karşı buradayız. 13 Ekim’de bir arada olacağız” ifadelerini kullandı.

İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA) Başkanı Mehmet Kamaç, “Bölge devletlerine sesleniyoruz: Ortadoğu’da birlik, kardeşlik içinde bir yaşam olsun istiyorsanız, Kürtlerin dilini, kültürünü, sanatını kabul edin. Büyük bir tecrit devam ediyor. Bu tecrit kültürümüze, dilimize etkisini gösteriyor. 13 Ekim’de barış, birlik isteğimizi yükselteceğiz” diye kaydetti.

AMED – Kürt siyasetçiler Ayla Akat Ata, “Mitingde ‘Çözüm İmralı’dadır, tecridi kaldırın’ diyeceğiz” derken, Sebahat Tuncel de “Tecrit, sadece Sayın Öcalan üzerinde değildir, tüm Türkiye üzerindedir” diye belirtti. 

Amed'te 13 Ekim'de düzenlenecek mitinge çağrı amacıyla yürüyüş ve esnaf ziyareti gerçekleştirildi. Yürüyüş ardından Ulu Camii önünde yapılan açıklamada konuşan Tecride Karşı Adalet Girişimi üyesi Ayla Akat Ata, savaşmak ve çatışmanın en kolay olduğunu ancak Kürt halkının yıllardır bir irade ortaya koyduğunu vurguladı. PKK Lideri Abdullah Öcalan lehine atılan slogana polisin tahammülsüzlük göstermesine tepki gösteren Ata, “ Gösterilen tahammülsüzlük, çoktan mahkeme salonunda boşa çıktı. Barışa giden yolun İmralı’da geçtiğini yıllardır ilgili herkes ifade ediyor. Orayı adres olarak gösteren sadece biz değildik. Orayı adres olarak gören bir siyasi irade vardı. Ve o irade hala iktidarda. Bu halk o iradeye bir kez daha çözümü göstermek istiyor. Peki, bu tahammülsüzlük nedir? Bu çözüme, barışa dönük tahammülsüzlük değil mi?” diye konuştu. 

‘ÇÖZÜM İMRALI’DA, TECRİDİ KALDIRIN’

Amed’de yapılacak “özgürlük” mitinginin herhangi bir tarih esas alınarak yapılmadığının altını çizen Ata, “13 Ekim her hangi bir tarih değil. Zaten sorun tam da buradadır. Barışın ilegalize edilemsindedir. Demokratik çözüm demenin ilegalize edilmesidir. Sorun bunun bir gerçekmiş gibi halka sunulmak istenmesindedir. Oysaki o mahkeme salonlarından boşa çıktı. Demokratik çözüm demek suç değildir, barış istemek suç değildir. Ama çözümsüzlükte direnmenin bu ülkeye ne getirdiğine bakmak lazım. Burada mitinge çağrı yaparken tamda bu talebimizi dile getirdik. Sözü barış, demokratik çözüm olanın sesini kesmek bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Bu mitingde yükselecek ses, ülkedeki tüm bileşenleriyle bir arada, eşit, özgür ve adil yaşamanın sesinin, sözünün söylenmesidir. Bu sesin ilgili herkese duyurulması içindir. Bu ülkede çözüm istemeyenler bu iradeye ket vurmak istediler. Tahammülsüzlüklerini kabul etmiyoruz. Mitingde demokratik çözüm ve barış diyeceğiz. Çözüm İmralı’dadır, tecridi kaldırın diyeceğiz” ifadelerini kullandı. 

TUNCEL: TÜM TÜRKİYE TECRİT ALTINDADIR

Kürt siyasetçi Sebahat Tuncel de devletin asli görevinin özgürlükleri güvence altına almak olduğunu hatırlattı. “40 milyon nüfusu olan halkımız hak ve özgürlüklerinden mahrum edildiği, coğrafyasının adı yasaklandığı için bugün bu sorunlardan bahsediyoruz” diyen Tuncel, “Diyorlar ki ‘iç barışımızı sağlayacağız.’ Düşünce ifade özgürlüğünü engelleyerek mi, ortadan kaldırarak mı barış sağlayacaksınız? Önce Kürt halkını, Kürdistan halkını tanıyacaksınız. Hak ve özgürlüklerini iade edeceksiniz. Sorun muhatabıyla çözülür. Muhatabı mutlak izolasyona alacaksınız? Barış nasıl olacak? Barış ve çözüm İmralı’dan geçer. Çocuklarımız katlediliyorsa, bebekler, kadınlar katlediliyorsa Kürt sorunundan bağımsız değildir. Savaş politikası bu ülkeyi karanlığa gömdü. Biz ülkeyi karanlıktan çıkarmak istiyoruz. O yüzden 13 Ekim’deki mitingi barış için önemlidir. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit, sadece Sayın Öcalan üzerinde değildir, tüm Türkiye üzerindedir” diye konuştu. 

Yapılan konuşmalar ardından kitle alkış ve "Direne direne kazanacağız" sloganlarıyla eylemi sonlandırdı. Partililer miting çalışması için kentin farklı noktalarına geçti. 

Kaynak: https://mezopotamyaajansi40.com/tum-haberler/content/view/255430