İZMİR - İşçi ve emekçilerin geçim sorunlarını duyuran gazeteciler de "geçinemiyoruz" eylemiyle seslerini duyurmaya çalıştı. 

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) İzmir Şubesi, gazetecilerin yaşadığı ekonomik ve mesleki sorunlara dair yürüyüş düzenledi. Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi üzerinde bulunan ÖSYM binası önünde başlayan yürüyüş, Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde sona erdi. "Geçinemiyoruz, haberiniz olsun" pankartı açılan yürüyüşte, "Dolu haber boş cüzdanla yapılmaz", "Krizin bedelini patronlar ödesin" ve "Maaşlar dipte enflasyon zirvede" dövizleri taşındı. 

Yürüyüş sonunda yapılan basın açıklamasında konuşan TGS İzmir Şubesi Başkanı Nil Kahramanoğlu, Türkiye'de ağırlaşan ekonomik krizle birlikte ciddi bir yoksullaşma yaşandığını vurguladı. Gazetecilerin ortalama ücretlerinin, açlık sınırının bile altında olduğunu belirten Kahramanoğlu, "En temel tüketim maddelerine hemen her gün zam gelmekte ancak TÜİK’in hayali enflasyon oranı nedeniyle ücretler gerçek enflasyonun çok altında yükseltilmekte. Son yıllarda TÜİK, gerçek enflasyonun yarısının da altında oranlar açıkladığı için, ücretlerimize yapılan zamlar da gerçekçi olmadı. Gelin, bu ayın başında açıklanan enflasyon oranlarına bakalım. TÜİK’in yıllık enflasyonu yüzde 71.06, bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu ENAG’ın yüzde 113.08, İstanbul Ticaret Odasının enflasyonu ise yüzde 82.14" ifadelerini kullandı.

'GEÇİNEMİYORUZ'

Apê Musa ödülleri sahiplerini buldu: Siz halkın dili, sesi oldunuz Apê Musa ödülleri sahiplerini buldu: Siz halkın dili, sesi oldunuz

"Tüm bu kötü tabloya rağmen üç kuruşa, kalemimizi satmadan, mesleğimizin ilkelerini yerine getirmeye mücadele ediyoruz" diyen Kahramanoğlu, şöyle devam etti: "Hemen her gün yurdun dört bir yanında açlık, yoksulluk haberleri yapan, işçinin, memurun, emeklinin "Geçinemiyoruz" çığlıklarını iktidara, patronlara duyurmaya çalışan bizler de bu çığlığa ses katıyoruz. Geçinemiyoruz. Bugün burada haber yapmak için değil, haber olmak, gazete patronlarına sesimizi duyurmak için toplandık. Evine girecek ekmeğin derdine düşmüş bir gazeteciden iyi haber bekleyemezsiniz. Ev sahibinden gelecek telefondan, elektrik-su faturasına bakmaktan korkan gazeteciden özverili çalışma bekleyemezsiniz. Çocuğunun oyuncak istemesinden korkan gazeteciden basın özgürlüğünü savunmasını bekleyemezsiniz. Kitap alamayan, sinemaya, tiyatroya, konsere gidemeyen gazeteciden yaratıcılık bekleyemezsiniz."

'HABERCİ OLMAZSA HABERİNİZ OLMAZ'

Yaşanan durumdan yıllardır iktidarın bu alanda uyguladığı politikaların büyük katkısı olduğunun altını çizen Kahramanoğlu, "Kâğıt fiyatları her gün artarken gazetelerin ana gelir kaynaklarından biri olan resmi ilan fiyatları aynı oranda artmadı. Gazetecilik mesleği hedef göstermeler, gözaltılar, tutuklamalar, yargılamalar ile iktidar eliyle itibarsızlaştırıldı. Gazeteciye duyulan güven yok edildi. Patronlar baskı altına alındı, medya kurumlarına el kondu. Türkiye Gazeteciler Sendikası olarak defalarca çağrı yapmamıza rağmen uyarılarımız dikkate alınmadı ve bugün ülkenin dört yanında bu tabloyu yaşıyoruz. Son sözlerimiz şudur: Biz gazetecilerin haklarının gasp edilmesine sessiz kalmayın. Sesimizin ve sözümüzün özgürlüğü tüm toplumun özgürlüğüdür. Çünkü haberci olmazsa haberiniz olmaz" diye konuştu. 

Kaynak: https://mezopotamyaajansi.net/tum-haberler/content/view/248373