HABER MERKEZİ - HEDEP'te yerel seçimler için aday adaylığı başvuruları bugün başladı.  

Halkların Demokrasi ve Eşitlik Partisi (HEDEP), 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimler için aday adaylığı başvurularını başlattı. Belediye eşbaşka

HUKUK BİLGİ NOTU

ADAY ADAYI BAŞVURULARI ALINIRKEN DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

 

2972 Sayılı kanunun 9. maddesi: 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanununun 11. maddesinde belirtilen sakıncaları taşımamak şartıyla, on sekiz yaşını dolduran her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı belediye başkanlığına, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeliğine seçilebilir.

2839 Sayılı kanunun 11. maddesi: Aşağıda yazılı olanlar milletvekili (seçilme kriterlerinde aynı kanuna atıfta bulunduğu için yerel yönetimler seçimlerinde de) seçilemezler:

a) İlkokul mezunu olmayanlar,

b) Kısıtlılar,

c) Askerlikle ilişiği olanlar,

d) Kamu hizmetinden yasaklılar,

e) Taksirli suçlar hariç, toplam bir yıl veya daha fazla hapis veya süresi ne olursa olsun ağır hapis cezasına hüküm giymiş olanlar,

f) Affa uğramış olsalar bile;

1. Basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve istihlak kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçları, resmî ihale ve alım satımlara fesat karıştırma veya Devlet sırlarını açığa vurma suçlarından biriyle mahkûm olanlar,

2. Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının, birinci babında yazılı suçlardan veya bu suçların işlenmesini aleni olarak tahrik etme suçundan mahkum olanlar (Devlete Karşı Suçlar),

3. 3713 sayılı Yasa kapsamındaki suçlamalardan ceza almış olanlar,

4. Türk Ceza Kanununun 536. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı eylemlerle aynı Kanunun 537. maddesinin birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarında yazılı eylemleri siyasi ve ideolojik amaçlarla işlemekten mahkum olanlar.

Bu maddede tanımlanan suçlardan herhangi biri hakkında hüküm kurulması, yasaklanmış (memnu) hakların iadesi kararının alınmasını gerektirmektedir.

Örneğin f bendinin 2. paragrafında yazılı suçlardan “(örn. örgüt propagandası) kişi hakkında hüküm verildiyse (para cezası olsa bile) kişi memnu hak iadesi kararını almalıdır. Yine aynı paragrafta yazılı suçlardan kişi hakkında 1 yılın altında hüküm verilse bile (örn. CB hakaret) kişi memnu hak iadesi kararı almak zorundadır çünkü her ne kadar e bendindeki “toplam bir yıl veya daha fazla hapis” cezasına hüküm giymiş olanlar ibaresinden 1 yılın altında hüküm giyenlerin memnu hak iadesi kararı almasına gerek yoktur anlamı çıkıyor gibi görünse de f bendinin 2. paragrafında tanımlanan suçlar dâhilindeyse (devlete karşı suçlar) her halükarda verilen hüküm için memnu hak iadesi kararının alınması gerekmektedir.”

Yasaklanmış (Memnu) Hakların İadesi:

Yüksek Seçim Kurulu, milletvekilliği adaylığında olduğu gibi (seçilme kriterlerinde aynı kanuna atıfta bulunduğu için) yerel yönetimler seçimlerinde de adli sicil kaydı bulunan adaylardan “yasaklanmış (memnu) hakların iadesi kararı” istemektedir.

YSK yasaklanmış hakların iadesine yönelik, yerel mahkemelerce verilen, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53. maddesi uyarınca hükmedilen hak yoksunluklarının hapis cezasının infaz edilmesiyle yasa gereği kendiliğinden ortadan kalktığına ilişkin kararları kabul etmemekte, verilen karada “yasaklanmış hakların geri verilmesine” ibaresinin bulunmasını aramaktadır.

Yasaklanmış hakların geri verilmesi kurumu 765 sayılı (eski) Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Usul Kanununda düzenlenmekteydi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda bu kuruma yer verilmemiştir. Ancak 2839 sayılı Milletvekilliği Seçilme Kanunun 11. maddesi bazı mahkûmiyetlerin aday olmaya engel teşkil edeceğini belirtmektedir.

Bu nedenle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi ile ilgisi bulunmayan ve bu kanuna göre bir hak yoksunluğu doğurmayan bu tür mahkûmiyetlerin, çeşitli hakların kullanılmasını imkânsız hale getirdiği anlaşılınca, yasaklanmış hakların geri verilmesi kurumuna yeniden ihtiyaç duyulmuş ve söz konusu kurum 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 13/A maddesi eklenmek suretiyle yeniden düzenlenmiştir.

5352 Sayılı Adli Sicil Kanunun 13/A maddesi:

(1) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla,

a) Mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması,

b) Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması, gerekir.

(2) Mahkûm olunan cezanın infazına genel af veya etkin pişmanlık dışında başka bir hukukî nedenle son verilmiş olması halinde, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilmesi için, hükmün kesinleştiği tarihten itibaren beş yıl geçmesi gerekir. Ancak, bu süre kişinin mahkûm olduğu hapis cezasına üç yıl eklenmek suretiyle bulunacak süreden az olamaz.

(3) Yasaklanmış hakların geri verilmesi için, hükümlünün veya vekilinin talebi üzerine, hükmü veren mahkemenin veya hükümlünün ikametgâhının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkemenin karar vermesi gerekir.

(4) Mahkeme bu husustaki kararını, dosya üzerinde inceleme yaparak ya da Cumhuriyet savcısını ve hükümlüyü dinlemek suretiyle verebilir.

(5) Yasaklanmış hakların geri verilmesi talebi üzerine mahkemenin verdiği karara karşı, hükümle ilgili olarak Ceza Muhakemesi Kanununda öngörülen kanun yoluna başvurulabilir.

(6) Yasaklanmış hakların geri verilmesine ilişkin karar, kesinleşmesi halinde, adlî sicil arşivine kaydedilir.

(7) Yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna başvurulması nedeniyle oluşan bütün masraflar hükümlü tarafından karşılanır.

Dolayısıyla, mahkûmiyet hangi yasadan kaynaklanmış olursa olsun, şayet bu mahkûmiyet 5237 sayılı Yasa dışındaki herhangi bir yasadaki ayrıksı hüküm gereğince hükümlü yönünden süresiz hak yoksunluğu doğuruyorsa, bu yoksunluğun giderilmesi için, süre ve diğer koşullar gerçekleştiğinde yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilmesi mümkündür. [Tekrar etmek gerekirse burada dikkat edilmesi gereken husus mahkûm olunan cezanın infazının bitmiş olması değildir, cezanın infazın tamamlandığı tarihten itibaren 3 yıllık bir sürenin de geçmiş olmasıdır.]  

Yerel yönetimler seçimi için aday olmaya engel mahkûmiyeti bulunanlar hakkında 765 sayılı Kanun döneminde suç işleyenlerin 765 sayılı Kanunun 121, 122, 123 ve 124 maddeleri gereğince, 5237 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra suç işleyenlerin 5352 sayılı Adli Sicil Kanunun 13/A maddesi gereğince yasaklanmış haklarının geri verilmesine karar verildiği takdirde, bu kişilerin seçimlerde (yerel yönetimler, milletvekilliği) aday olabilecekleri açıktır.

KHK İle İhraçlar:

Üzülerek belirtmek isteriz ki YSK, KHK ile ihraç edilenlerin adylığını kabul etmemektedir.

nlığının yanı sıra belediye meclis üyeliği için de başvurular alınacak. Başvuru yapmak isteyenler, il ve ilçe örgütlerinde kurulacak komisyonlara başvuruda bulunabilecek. Başvurular 10 Aralık'a kadar devam edecek. 

Adayların belirlenmesi için her il ve ilçede sandık kurulacak. Parti üyeleri, geçmiş dönemde görev almış yöneticiler, aileler ve demokratik kitle örgütleri de oy kullanabilecek. 

HUKUK BİLGİ NOTU

ADAY ADAYI BAŞVURULARI ALINIRKEN DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

 

2972 Sayılı kanunun 9. maddesi: 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanununun 11. maddesinde belirtilen sakıncaları taşımamak şartıyla, on sekiz yaşını dolduran her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı belediye başkanlığına, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeliğine seçilebilir.

2839 Sayılı kanunun 11. maddesi: Aşağıda yazılı olanlar milletvekili (seçilme kriterlerinde aynı kanuna atıfta bulunduğu için yerel yönetimler seçimlerinde de) seçilemezler:

a) İlkokul mezunu olmayanlar,

b) Kısıtlılar,

c) Askerlikle ilişiği olanlar,

d) Kamu hizmetinden yasaklılar,

e) Taksirli suçlar hariç, toplam bir yıl veya daha fazla hapis veya süresi ne olursa olsun ağır hapis cezasına hüküm giymiş olanlar,

f) Affa uğramış olsalar bile;

1. Basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve istihlak kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçları, resmî ihale ve alım satımlara fesat karıştırma veya Devlet sırlarını açığa vurma suçlarından biriyle mahkûm olanlar,

2. Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının, birinci babında yazılı suçlardan veya bu suçların işlenmesini aleni olarak tahrik etme suçundan mahkum olanlar (Devlete Karşı Suçlar),

3. 3713 sayılı Yasa kapsamındaki suçlamalardan ceza almış olanlar,

4. Türk Ceza Kanununun 536. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı eylemlerle aynı Kanunun 537. maddesinin birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarında yazılı eylemleri siyasi ve ideolojik amaçlarla işlemekten mahkum olanlar.

Bu maddede tanımlanan suçlardan herhangi biri hakkında hüküm kurulması, yasaklanmış (memnu) hakların iadesi kararının alınmasını gerektirmektedir.

Örneğin f bendinin 2. paragrafında yazılı suçlardan “(örn. örgüt propagandası) kişi hakkında hüküm verildiyse (para cezası olsa bile) kişi memnu hak iadesi kararını almalıdır. Yine aynı paragrafta yazılı suçlardan kişi hakkında 1 yılın altında hüküm verilse bile (örn. CB hakaret) kişi memnu hak iadesi kararı almak zorundadır çünkü her ne kadar e bendindeki “toplam bir yıl veya daha fazla hapis” cezasına hüküm giymiş olanlar ibaresinden 1 yılın altında hüküm giyenlerin memnu hak iadesi kararı almasına gerek yoktur anlamı çıkıyor gibi görünse de f bendinin 2. paragrafında tanımlanan suçlar dâhilindeyse (devlete karşı suçlar) her halükarda verilen hüküm için memnu hak iadesi kararının alınması gerekmektedir.”

Yasaklanmış (Memnu) Hakların İadesi:

Yüksek Seçim Kurulu, milletvekilliği adaylığında olduğu gibi (seçilme kriterlerinde aynı kanuna atıfta bulunduğu için) yerel yönetimler seçimlerinde de adli sicil kaydı bulunan adaylardan “yasaklanmış (memnu) hakların iadesi kararı” istemektedir.

YSK yasaklanmış hakların iadesine yönelik, yerel mahkemelerce verilen, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53. maddesi uyarınca hükmedilen hak yoksunluklarının hapis cezasının infaz edilmesiyle yasa gereği kendiliğinden ortadan kalktığına ilişkin kararları kabul etmemekte, verilen karada “yasaklanmış hakların geri verilmesine” ibaresinin bulunmasını aramaktadır.

Yasaklanmış hakların geri verilmesi kurumu 765 sayılı (eski) Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Usul Kanununda düzenlenmekteydi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda bu kuruma yer verilmemiştir. Ancak 2839 sayılı Milletvekilliği Seçilme Kanunun 11. maddesi bazı mahkûmiyetlerin aday olmaya engel teşkil edeceğini belirtmektedir.

Bu nedenle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi ile ilgisi bulunmayan ve bu kanuna göre bir hak yoksunluğu doğurmayan bu tür mahkûmiyetlerin, çeşitli hakların kullanılmasını imkânsız hale getirdiği anlaşılınca, yasaklanmış hakların geri verilmesi kurumuna yeniden ihtiyaç duyulmuş ve söz konusu kurum 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 13/A maddesi eklenmek suretiyle yeniden düzenlenmiştir.

5352 Sayılı Adli Sicil Kanunun 13/A maddesi:

(1) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla,

a) Mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması,

b) Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması, gerekir.

(2) Mahkûm olunan cezanın infazına genel af veya etkin pişmanlık dışında başka bir hukukî nedenle son verilmiş olması halinde, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilmesi için, hükmün kesinleştiği tarihten itibaren beş yıl geçmesi gerekir. Ancak, bu süre kişinin mahkûm olduğu hapis cezasına üç yıl eklenmek suretiyle bulunacak süreden az olamaz.

(3) Yasaklanmış hakların geri verilmesi için, hükümlünün veya vekilinin talebi üzerine, hükmü veren mahkemenin veya hükümlünün ikametgâhının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkemenin karar vermesi gerekir.

(4) Mahkeme bu husustaki kararını, dosya üzerinde inceleme yaparak ya da Cumhuriyet savcısını ve hükümlüyü dinlemek suretiyle verebilir.

(5) Yasaklanmış hakların geri verilmesi talebi üzerine mahkemenin verdiği karara karşı, hükümle ilgili olarak Ceza Muhakemesi Kanununda öngörülen kanun yoluna başvurulabilir.

İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması

(6) Yasaklanmış hakların geri verilmesine ilişkin karar, kesinleşmesi halinde, adlî sicil arşivine kaydedilir.

(7) Yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna başvurulması nedeniyle oluşan bütün masraflar hükümlü tarafından karşılanır.

Dolayısıyla, mahkûmiyet hangi yasadan kaynaklanmış olursa olsun, şayet bu mahkûmiyet 5237 sayılı Yasa dışındaki herhangi bir yasadaki ayrıksı hüküm gereğince hükümlü yönünden süresiz hak yoksunluğu doğuruyorsa, bu yoksunluğun giderilmesi için, süre ve diğer koşullar gerçekleştiğinde yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilmesi mümkündür. [Tekrar etmek gerekirse burada dikkat edilmesi gereken husus mahkûm olunan cezanın infazının bitmiş olması değildir, cezanın infazın tamamlandığı tarihten itibaren 3 yıllık bir sürenin de geçmiş olmasıdır.]  

Yerel yönetimler seçimi için aday olmaya engel mahkûmiyeti bulunanlar hakkında 765 sayılı Kanun döneminde suç işleyenlerin 765 sayılı Kanunun 121, 122, 123 ve 124 maddeleri gereğince, 5237 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra suç işleyenlerin 5352 sayılı Adli Sicil Kanunun 13/A maddesi gereğince yasaklanmış haklarının geri verilmesine karar verildiği takdirde, bu kişilerin seçimlerde (yerel yönetimler, milletvekilliği) aday olabilecekleri açıktır.

KHK İle İhraçlar:

Üzülerek belirtmek isteriz ki YSK, KHK ile ihraç edilenlerin adylığını kabul etmemektedir.

Kaynak: http://mezopotamyaajansi.net/tum-haberler/content/view/225327