Cumartesi Anneleri Onlar ki; Zarife Xanım’ ların, Leyla Qasım’ların, Metin’ lerin, Mizgin’ lerin, Berivan’ ların, , Mazlum’ların, Dörtlerin, Agit’lerin Şevket’lerin, Nevzat’ların ve on binlerce faili belli- faili meçhullerin anneleridir “…Onlar ki dil bilmez usul bilmez, Yaban ellerde…” Onlar; Kirli savaşlarda yitip giden çocuklarını, açlık grevlerinde eriyen bedenlerin ölüm orucuna yatışını gördüler. Onlar; Cezaevleri önlerinde sessiz çığlık, işkence merkezlerinin soğuk hücrelerinde evlatlarının direnci oldular.

Cumartesi Anneleri

Onlar ki; Zarife Xanım’ ların, Leyla Qasım’ların, Metin’ lerin, Mizgin’ lerin, Berivan’ ların, , Mazlum’ların, Dörtlerin, Agit’lerin Şevket’lerin, Nevzat’ların ve on binlerce faili belli- faili meçhullerin anneleridir

“…Onlar ki dil bilmez usul bilmez,

Yaban ellerde…”

Onlar;

Kirli savaşlarda yitip giden çocuklarını, açlık grevlerinde eriyen bedenlerin ölüm orucuna yatışını gördüler.

Onlar;

Cezaevleri önlerinde sessiz çığlık, işkence merkezlerinin soğuk hücrelerinde evlatlarının direnci oldular.

Onlar;

Newrozlarda halay başı, 1 Mayıslarda militan, 1 Eylül Dünya Barış Gününü de güvercin oldular.

Annem,

Dağda yorganım, cezaevinde katığım, ölüm orucunda direncim oldun.

Cezaevi önlerin de jandarmayla, meydanlarda polisle çatıştın. Karakollarda ihanet zincirlerini kırdın,

Kah Alişêr’in yoldaşı, kah Bağdat’a Leyla, kah Diyarbekir surlarında Zekiye, kah ihanet tuzaklarında Mizgin, kah Cumartesi annesi oldun,

Ne İsa’nın Meryem’i ne Muhammed’ in Rabia’sı nede Lenin’in Krpuskaya’sı çekmedi senin çektiğin acıyı. Görmedi senin gördüğün zulmü. Yılmadın, karalara bağlanmadın, dönmedin sırtını evlatlarına acıda, kederde, sürgünde, işkencede, kahpe pusularda hep evlatlarının yanında oldun.

Şehr-i İstanbul’da Galatasaray Lisesi’nin önünü de ak yüzün ile karanlığa ışık oldun.

Elerinden ellerinden öperim cennetin, ayaklarının altında değil ta kendisi olan Cumartesi annem.