DTSO Kadın Meclisi sözcüsü Sevim Vural: Seçilmiş olmak benim için, bir yarışın sonucu değil, bayrak devridir

    DİYARBAKIR-ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ SÖYLEYİŞ; Mali müşavir, iş insanı ve DTSO Kadın Meclisi sözcüsü Sevim Vural Gazeteci Hatice Bozkoç’un sorularını yanıtladılar.

 

 

DİYARBAKIR-ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ SÖYLEYİŞ; Mali müşavir, iş insanı ve DTSO Kadın Meclisi sözcüsü Sevim Vural Gazeteci Hatice Bozkoç’un sorularını yanıtladılar.



Sevim Vural’ı herkes iş insanı yönüyle tanıyor. Biz, bir de sizden dinlemek istiyoruz. Sevim Vural kimdir, hayat felsefesi nedir, dünden bugüne nelerin mücadelesini verdi, neler yapar?

 Kürt kimliğim ile ilk tanıştığım ilkokul yıllarının üzerimde bıraktığı etkiyle, hukukçu ve siyasetçi olma planları yaparken mali müşavir olmuş, evli ve 2 çocuk annesi Diyarbakırlı bir kadınım. Anne olmak ve iş dünyasına atılmak hayatımın aynı zaman diliminde denkleşince çalışan annenin ve iş dünyasında kadın olarak tutunmanın güçlüklerini elbette yoğun yaşadım. Bu da beni kadının güçlenmesi için mücadele veren ekonomik temelli yapıların içine itti; iş dünyasında var olmaya çalışan kadının, önündeki engelleri kaldırmak için elbirliği yapmalıydık çünkü…

Hayat felsefemin temeli hümanizmdir. İnsan merkezli toplumsal ilişkiler; sevgi, iyilik ve paylaşım gibi kavramlarla yaratılabilir. Bu nedenle sevgi, iyilik ve pozitif düşüncenin, her bireyin önceliği olması gerektiğine inanıyorum. Yaşadığımız her türlü olumsuzluğa karşı verebileceğimiz en asgari tepki içinden ders çıkarmak suretiyle fırsata çevirmek olmalıdır. Bu anlamda pozitif düşünmek, vazgeçmemek ve mücadele etmek gerekir.

 18 Ekim 2018 tarihinde DTSO Meclisi bir ilke imza atarak kadın meclisini ilan ettiniz. 48 kişilik Kadın Meclisi 23 Mayıs’ta gerçekleştirdiği ilk toplantısının ardından 9 kişilik yürütme kurlu içinde meclis sözcüsü seçildiniz. Türkiye’de 81 odadan ilk kadın meclis olan Diyarbakır mı? Neler his ettiniz seçildiğinizden?

Kadın meclisi Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde kurulmuş ekonomik temelli ilk meclistir. Seçilmiş olmak benim için, bir yarışın sonucu değil, bayrak devridir. Kadın mücadelesinde birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın teveccühü ile sorumluluğunu aldığım görevdir.

 Kadın Meclis’i kararlarını nasıl alıyor? Genel ile ortaklaştığınız veya çatıştığınız noktalar oluyor mu? Genelin sizlere olan bakış açısı nasıl? Kadın Meclis’i istenen düzeyde faaliyetlerini yürütebiliyor mu? Kadın Meclis’i oluşturulmadan önce nasıldı şimdi nasıl karşılaştırma yaptığınızda kendinizi nerede görüyorsunuz?

İçinde yer aldığım kurucular kurulu olarak kadın meclisi tüzüğünü hazırlarken kentteki tüm kadın yapıları ile istişare etmiştik. Ve çalışma programımızı hazırlamak için de tüm STK, yerel ve kamu kurumları bünyesinde yer alan kadın arkadaşlarımızla bir araya gelerek görüş ve önerilerini aldık. Gerek ulusal gerek yerel bazda kadınların yaşadıkları sorunlar aynı ve bu anlamda farklı fikir ve görüşler olsa da çözüm yolunda ortaklaşmak zor olmuyor. Meclis çalışmalarının uygulamaya yönelik kararlarını 48 kişilik meclisimizde istişare ederek alıyoruz.

Sadece bölgede veya ülkede değil tüm dünyada kadının en dezavantajlı olduğu ekonomik alanda biz de varız diye yüksek sesle söyledikten sonra, çıktığımız yolda istediğimiz ivmeyi yakaladık. Nitekim DTSO seçimlerinden hemen sonra hazırlıklarına başlanmış ve kısa sürede kurulmuş meclisimiz akabinde, arkadaşlarımız DTSO bünyesindeki çalışmalara aktif olarak katılmaya başlamıştır.



Türkiye de hatta dünyada bir ilk olarak kadın Meclis’i oluşturdunuz oldukça heyecan verici ve merak uyandırıcı bu kararı nasıl aldınız nasıl hayata geçirdiniz?

Kadınlar yıllardır kotalara veya komisyonlara sıkıştırılmış, karar alma organlarından uzak mücadele vermekteydi. Ve bu durum çoğu defa kadınsız yönetimlerin oluşması ile sonuçlanırken yönetsel pozisyonlarda yer almaları adına kadınlara alan açma gerekliliği hâsıl oldu. Uzun yıllardır birlikte çalıştığımız arkadaşımız DTSO seçimlerine hazırlanırken kadın meclisi fikri doğdu, içinde yer aldığı yeşil liste ekibinin de desteği ile çalışma programına dâhil edilerek fikri olgunlaştırıp çalışmalarımızı sürdürdük.

 İş adamları, bilim adamları vb. kavramlar sık sık yazılmakta ve kullanmaktadır bu kavram sizi rahatsız ediyor mu? Neden iş kadınları, İş LGBTİ’leri ve iş İnsanları-Bilim insanları pek denilmiyor nedeni nedir sizce?

 Bu sorunun yegâne cevabı ne yazık ki cinsiyetçi zihniyet’tir. İnsana, cinsiyet üzerinden yaklaşılmasının doğurduğu bu sonucu değiştirebilmek için toplumsal cinsiyet algısının insana everilmesi gerekiyor.

 23 Mayıs’ta bugüne ne tür çalışmalarınız oldu? Sizden önce ki meclis neler yaptı?

 Bizden önce bir kadın meclisi yoktu, kastettiğiniz DTSO meclisi ise seçim süreçlerinde önlerine koydukları çalışma programlarını uygulamaya başlayıp, istikrarlı bir şekilde devam etmekteler.

Kadın meclisi kurulduktan sonra, Girişimcilik, Basın, örgütlenme, Mesleki eğitim ve istihdam, Proje, çevre, tanıtım ve yaygınlaştırma komisyonlarımızı oluşturarak, çalışma konularımıza dair işbölümü yaptık. Workshop çalışması ile kentte tüm STK, yerel ve kamu kurumlarında aktif olan kadınlarla bir araya gelerek görüş ve önerileri ışığında çalışma programımızın temellerini oluşturduk.

Kadını ekonomik anlamda güçlendirmeye yönelik eğitimlerimize başladık ve ayda en az bir eğitim programı düzenlemekteyiz.

Meclisimizin kuruluş amaçlarından biri olan fuar ve tanıtım organizasyonlarında kadının görünür kılınması, desteklenmesi hedefimiz ile ilgili sektördeki kadın arkadaşlarımız organizasyonlara dahil olmakta…

DTSO bünyesinde Kadın Meclisi için özel bir bölüm hazırlandı ve kadınların oda hizmetlerinden yararlanması için gerekli koşullar sağlandı.

DTSO bünyesindeki komisyon ve komitelerin çalışmalarında yer almaya başladık. DTSO faaliyetlerinde kadınları önceleyen ve ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran bir yaklaşım gelişmeye başladı.  Bu yaklaşımın gelecek dönemlerde kadınların ihtiyaçlarını gören, çözümler üreten ve kadınların katılımını daha fazla destekleyen bir politikaya dönüşebileceğini ve DSÖ’nün diğer odalara da öncülük edeceğini düşünüyoruz.

 Diyarbakır için projeleriniz nelerdir? Şuana kadar hangi projeleri hayata geçirdiniz? AB destekli ne tür projeleriniz var kadınlara özgü?  

Kent turizminin gelişmesine yönelik projeler içinde kadınlar olarak yer alıyoruz.

Tarım sektöründe yer alan kadınların güçlendirilmesi, Meslek liselerinde okuyan kız öğrencilerimiz için pratiğe yönelik ve istihdamı kolaylaştırıcı eğitimler, Gastronomi alanında kadınlara yer verilmesi ve desteklenmesi gibi çalışmalar içerisindeyiz. ABD büyükelçiliğinden almış bulunduğumuz destek ile kadınları ekonomik alanda güçlendirici eğitimlere devam ediyoruz.

 2020 yılının ilk çeyreğinde uluslararası bir kadın zirvesi düzenliyoruz. Bu zirvedeki temel hedefimiz kadın meclisi modelini gerek ulusal ve gerekse uluslararası alanda anlatmak ve işbirlikleri geliştirmek. ABD, İtalya, Ürdün, Hindistan gibi farklı ülkelerden kadın kurumlarının katılım sağlayacağı zirvenin temel gündemi kadınların ekonomik alanda temsili yeti, karşılaştıkları kısıtlar, ihtiyaçları ve dayanışma içinde geliştirilecek çözümler olacak.

  Faaliyet raporunuzu açıklarken, yerel kadınlara dönük projeler aynı zamanda yereldeki iş kadınları meclis altında birleştirmesinden söz etmiştiniz, şuan hangi aşamadasınız?

 Kadın meclisinin kurulması ve seçimlerinin gerçekleştirilmesi sürecinde DTSO ya kayıtlı tüm kadınlara sms, mail, web sitesinde duyurular aracılığı ile ulaşmıştık.

 Kadın Meclisi olarak 2020 yılı planlamamızda öncelikle DTSO bünyesinde kurulan hizmet noktamızın girişimci olan veya iş kurmak isteyen kadınlara etkin hizmet sunması yer alıyor. Bu hizmet noktası iş kurmak isteyen veya iş sahibi olan her kadına danışmanlık ve monitörlük desteği sunacak. Kadın Meclisi üyeleri daha fazla kadının bu hizmet noktasından yararlanması için, sektörlere göre iş yerlerinde ziyaret ederek bilgilendirme ve istişare yapmaya başladı.

Kadın Meclisi olarak düzenlediğimiz her eğitim ve etkinlikte daha fazla kadın ile temas kurmaya, dayanışmaya ve ortak bir şekilde güçlenmeye çalışıyoruz. Sağlanacak işbirliği ve dayanışma ile kadınların emek sarf ettikleri ancak görünür olmadıkları ekonomi gibi alanlarda daha fazla temsil edilebileceklerini düşünüyoruz. Girişimci olan veya iş kurmak isteyen tüm kadınlarımızı yeni hizmet noktamıza bekliyoruz



  AKP-MHP Bloğunun yerel seçimde kazanamadıklarını, HDP’li kadınların savundukları mor çizgimizdir dedikleri kadın kurumları kapatarak ve Eş Başkanlık sistemine tanımamasını Kayyumlarla geri almalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Kayyumlara karşı HDP’nin erken seçim çağrısını nasıl yorumluyorsunuz?

Eş başkanlık sistemi kadınlar için çok önemli bir kazanım iken, bu uygulamanın ortadan kaldırılmış olmasının ciddi bir kayıp olduğunu düşünüyorum. Erken seçimin ise kayyum politikası bitmeden aynı zamanda ekonomik sıkıntıların zirvede olduğu bu dönemde yapılmasını doğru bulmuyorum.

Son bir yıl içinde 13 yakın kadın Diyarbakır’da katledildi. Katledilen kadınlardan birinin Avukat diğerinin Polis olmasını nasıl değerlendiriliyorsunuz?

 Ne yazık ki kadın cinayetlerinin; kadın kimliği ve statü fark etmeksizin artıyor olması, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin çok yoğun hissedildiği ülkemizde cezasızlık politikasının sonucudur. Bu konuda en büyük görev ve sorumluluk hükümete düşerken; bizlerin, gerek sivil toplum örgütleri gerek birey olarak tepki göstermemiz, kabul etmememiz ve alışmamamız gerekiyor.

Zaman ayırıp, sorularımıza yanıt verdiğiniz için Ötekilerin Gündemi olarak teşekkür ediyoruz…