Kadın ve Şiddet Çağımızda sahte modernizmin anlayışı kullanılarak kadına zihinsel, kültürel ve sosyal açıdan acımasız bir şiddet uygulanmaktadır. Kadına uygulanan zihinsel ve kültürel şiddetin temel nedeni; kadını tamamıyle yok sayıp köleleştirerek toplumsal barışa dair rolünü oynamasını engellemektir.

 

 

 

 

 

Kadın ve Şiddet

Çağımızda sahte modernizmin anlayışı kullanılarak kadına zihinsel, kültürel ve sosyal açıdan acımasız bir şiddet uygulanmaktadır.

Kadına uygulanan zihinsel ve kültürel şiddetin temel nedeni; kadını tamamıyle yok sayıp köleleştirerek toplumsal barışa dair rolünü oynamasını engellemektir. Kadın doğası gereği paylaşımdan, renklilikden yana savaş karşıtı bir karaktere sahiptir. Bu da savaştan beslenen erkek egemen zihniyetine büyük bir tehlike arz etmektedir.

Kadını köleleştirerek toplumdan soyutlamak daha fazla iktidar temelli savaş demektir. Kadının hakim güç olduğu doğal topluma bakarsak, ekonomik üretimin tüm topluma esit bir şekilde pay edildiği ve toplumda büyük bir barış havasının olduğunu görüyoruz. Bundan yola çıkarak kadına uygulanan zihinsel, kültürel şiddeti daha net görebiliriz.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü' nde kadının yaşamak açıdan demokratik bir şekilde kendine ifade etmesine bile izin verilmeyerek saldırılmıştır. Çünkü kadın özgün bir şekilde kendini ifade tarzı, örgütlenmesi sistem için büyük bir tehlike demektir. Kısacası kadının toplumsal ve yaşamsal acıdan güçlü olması sorunların barış temelinde çözme durumuna gelmiş güçlü ve demokratik bir Türkiye, Ortadoğu ve dünya demektir.