BU BİR AKIL YİTİMİDİR
Masanın ötesi, berisi aynı malzemeden yapılan çorbadır, sadece kaşıklar farklıdır ve hepimizin odaklandığı bu iki masanın dili de farklı değildir ve işin temeline bakmadan sadece tepedeki fırtınaya kapılmış gidiyoruz!
Türkiye’nin içine yuvarlandığı devasa sorunları var. Bu sorunlar kendiliğinden ortaya çıkmadı, bunlar var olan ve kimi de üretilen sorunlardır!
Ülkenin birincil sorunu “ Kürt sorunudur” üstelik elinden kayıp giden bir sorundur ki, sadece içeride değil, dışarıda da gelip karşına çıkıyor!
Neden mi?
Nedeni gayet basit, sen çözümden kaçtıkça, çözümsüzlük daha da büyüdü ve bu gün uluslararası arenanın gündemine düştü, o arenada sana ne kadar söz hakkı düşer, o da tartışılması gereken ayrı bir konu. Bu sorunu kendi elinle dışarıya ittin ve hala bundan bir ders almadan, daha vahimini düşünerek iyice ateşe atlamayı marifet saymak, bu ülkenin geleceğine dinamit koymaktır!
Bu ülkenin ekonomik sorunları ve şu an raydan çıkan her olumsuzluğun temelinde bu sorun yatıyor!
Bu sorunu görmeden, dokunmadan ve dahası “ aman ha “ diyerek mesafeyi sürekli açmak, birilerini iktidar yapabilir ama muktedir yapamaz!
Muktedir olmak için cesaret sınırlarını zorlamak gerekiyor!
Peki bu güne kadar her iki masanın ortaklarından buna dair bir tek söz duydunuz mu?
Duyduğunuz tek şey son elli yılın değişmez Türk siyaseti ağızıdır ve bu, Kılıçdaroğlunun
son vaadleriyle tavan yapan bir pembe dünya yalanıdır!
Herkes bilir ki bu ülkenin sorunlarının çözümü süregelen ve künyelere yazılmış, tekrarlardan kaçmaktan geçiyor!
Bunu yapmadığınız sürece, artık savrulan bir ülkeyi ne kısa, ne de uzun vade de kurtarma şansınız yoktur!
İşte bu tehlikeyi görünce çözüm önerileri de yapılıyor!
Ancak; Türkiye’nin bunda da ciddi sıkıntıları var. Önerinin doğru Ya da yanlışına bakmadan, kimden geldiğine bakmak gibi aşamadığımız bir hastalığımız var!
Selahattin Demirtaş’ın son çıkışları buna örnektir; içeriği tam dolu mudur, değil midir ayrı bir konu!
Niyetin iyi ve doğru olduğu tartışılmazdır ve Türkiye’nin düştüğü çıkmazdan sıyrılması için, ölçülmüş, biçilmiş şimdilik kısa bir yol haritasıdır!
Demirtaş’ın söylemek istediği şudur; “ başka bir ülke yok ve biz bu ülkede biri birimize mecburuz, sorun içimizde ise, çözecek olan da biziz” diyor!
Ben böyle okudum ve yanlış okumuşsam bile doğru olan budur!
Artık gözlerimizi açma zamanı!
Körebe oynamaktan o kadar sıkıldık ki..!