Eğitimci ve Yazar Hasan Şahin, bugünkü köşe yazısında, "Bir Eğitimci Gözüyle" başlıklı bir yazı kaleme aldı.

BİR EĞİTİMCİ GÖZÜYLE


Güne; “kendime nasıl daha çok zarar veririm“ diye uyanan bir ülke yoktur!
Eğitimin amacı, kalkınmadır ve bütün devletler bunu esas alır, buna kafa yorar!
Peki, eğitim nasıl olur ve yeri neresidir?
İş gelip okullara dayanıyor ve bu ülkede okul kalmadı desem abartmış olmam!
Köy boşaltmalar beraberinde okulların boşalması gibi bir travmayı da getirdi ve şimdi ülkenin köylerinde okul yok!
“ Taşımalı sistem” nasıl bir garabettir, nasıl planlandı inanın hiç kimse bilmiyor, bildiğimiz tek şey, ülke eğitim sisteminin dolmuşa bindirildiğidir!
Öğretmen, sıradan bir insan profili haline getirildi, veli ve öğrenci dayağı duyduğumuz günlük haberler ve geçim sıkıntısı çeken öğretmenlerin özel okullara kaçışı..!
Özel okullar ve dersaneler büyük bir sömürü alanı ve kusura bakmayın buralarda öyle çok iyi bir eğitim verildiğini kimse söyleyemez. Araştırma, geliştirme, sorgu, sorgulama yok; sadece beş seçenek içerisinde en kısa zamanda doğru seçeneği bulmaya yönelik bir at yarışı!
Bu ülkede köylerin boşaltılması korkunç bir sonuçla bizi yüzleştirdi ama bunu kimseye anlatma şansınız yok!
Şimdi sütten, yumurtadan, sebze ve meyveden konuşsak temel neden budur!
Ne zamanki şehirden köye yumurta, süt, ekmek gitti, o gün bittiğimiz gündü!
Binlerce ziraat mühendisi aç, açıkta ama biz tarım ülkesiyiz!
Değiliz kardeşim; biz artık ne bir tarım ülkesi, ne de başka bir şeyiz!
Hazıra alıştırılmış, hazıra konmayı marifet saymış, çarpık kapitalizmin hilkat garibiyiz!
Sonuç yine gelip eğitime dayanıyor. Bitmiş, bitirilmiş bir eğitim anlayışında artık okul önlerindeki çocukların sesi de farklı çıkıyor. 
Kendi gerçeğimizden uzak sesler ve anlamadığımız nice argümanlar..!
İnsan kendini bambaşka bir gezegende ve her türlü zararın fatura edildiği bir çaresizlikte his ediyor!
Evet!
Okullar açıldı ve üniversitelere kayıt yaptırmayan bir milyon öğrenci!
Şimdi anladınız mı hangi uçuruma doğru yol aldığımızı?
Giderek çağdaş ve modern eğitimden uzaklaşan garip bir sistemin körüklediği bağnaz, feodal anlayış!
Ülkede tespih çekenlerin sayısı, kitap okuyanların sayısını defalarca katlıyor!
Bu tablonun açılımı; gericilik, hurafe ve mezardan medet ummadır!
Başka da hiç bir tanımı yoktur..!
Hasan ŞAHİN