Yetkililere sesleniyorum. KHK'lılara yapılan bu haksızlığa ne zaman müdahale edecekler? Keyfilik devam mı edecek? Yetkililerden bu konuda açıklama bekliyoruz.

Yetkililere sesleniyorum. KHK'lılara yapılan bu haksızlığa ne zaman müdahale edecekler? Keyfilik devam mı edecek? Yetkililerden bu konuda açıklama bekliyoruz.

OHAL mağduriyetleri bitmiyor. KHK'lılara her türlü hukuksuzluk yapılıyor. O kadar keyfilik var ki kadın ve engellilerin hak ettikleri maaşları bazı Valilikler tarafından verilmiyor.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı "kocası" tutuklu ve çocuklu "kadın" eşlere, boşanmış ve çocuklu kadınlara, "kocası" firar veya kayıp çocuklu kadınlara, "kocası" vefat etmiş çocuklu kadınlara ve 15 Mayıs 2015'ten itibaren doğum yapan kadınlara bir sefere mahsusen veya çocuklarının eğitim-öğretim süresi boyunca ya da belirtilen durumlarda değişkenlik olana dek en az 500 TL olmak üzere maddi yardımlarda bulunuyor ve engelli olan veya engellisi olan kişilere de iki şekilde olmak üzere aylık bağlıyor ve geliri olmayan "kadın-erkek" herkese GSS testi yapılarak "YEŞİL KART" veriyor. Bazı iller gerek korkularından gerek işgüzarlıklarından dolayı Bakanlık'a rağmen bu hizmetleri sunmuyorlar ancak bu durumu belirten bir dilekçenin Bakanlık'a gönderilmesi halinde Bakanlık'ın emriyle iller talimatı yerine getirmek zorundalar.

Bu konuda defalarca şikayetleri gündeme getirdik, kimi yerde başardık, maaşlar ödenmeye başladı, kimi yerde direnç devam etti. Şimdi size bazı iller konusunda şikayetleri gündeme getireceğim, ilgili Valiliklerin yasalara uygun işler yapacağını umuyorum. Bu konuyla ilgili örnekleri sunmamı isteyene aşağıdaki vicdan sızlatan örnekler yeter sanırım.

E.Y. Bursa'dan yazıyor. "Bursa da yapılacak her başvuruyu yaptım ne dediler begenirsin siz siginmadiginiz için para veremiyoruz ya ben ülkemde kendimi nasıl sığınmacı olarak gösteririm ya insanın aklıyla oynuyorlar", T.D. Şanlıurfa'dan "Urfa vermiyor", S.C. "Samsun vermiyor", Balıkesir'den F.G. ise "Balikesir de vermedi, yalnız yeşil kart verdi" diyor. F.F. ise "Batman da açık açık vermeyeceğini söyledi" diyor. A.A. Sakarya'dan "Sakarya vermiyor. Eşim annesine bakıyor. Ağır engelli raporu olmasına rağmen benim ihraç olmamı bahane ederek başvuruyu kabul etmiyorlar. Bir yılı geçti hala işleme almadılar dosyayı." Z.D. ise "Tekirdağ vermiyor. Evde eşim %78 ben 68 ve down sendromlu kızımın 64 engelli raporları var." diyor. D.Ç. ise "Burdur vermiyor" diyor. K.H. "İstanbul Başaksehir'de müracaat ettim. Olumsuz cevap geldi itiraz ettim. Tekrar olumsuz geldi. Allah'a havale ettim. Hiçbir gelir de yok" diyor. M.M. ise "Denizli, yeşil kart alamadım hiçbir gelir olmadığı halde" diyor.

Şikayetlere bakınca keyfilik apaçık belli oluyor. Devam ediyoruz. S.G. "Ben sadece yeşil kart aldım oğlumun engelli maaşı veya diğer hiçbir hizmeti vermediler Malatya'da engelli maaşı için bir yıl bekledim vermeyince başvuruyu çektim vakıflara başvurdum oradan engelli maaşı veriyorlar" diyor. C.B. ise "Malatya yeşil kart ve eşim tutuklu olduğu için maaş veriyor", N.Y. ise "Yeşil kart bağlandı çocuk yardımı alıyorum 3 aylık engelli maaşı da 2 defa aldık" diyor. K.A. "Ben Manisa Turgutlu'dan yazıyorum. Evde bakım alıyoruz ancak engelli aylığını alamıyoruz. Ne tezat değil mi? Bir sene önce de başvurmuştuk malum sebepten dolayı demişlerdi. Bugün bir daha gittik hani bir şeyler değişmiştir diye yine aynı gerekçe. Peki bilen varsa yazar mı? Kızıma engelli aylığı için bir yol var mı?" diyor. Bu insanları duyan yok mu? Hangi vicdan bu hale susar?

Şikayetlerden kesitler bunlar. Ülkede OHAL keyfiliği olduğu için aynı durumdaki kişi için bir ilin Valiliği gereken yasal hakları teslim ederken, bir başka ilin Valiliği gereken işlemi yapmıyor. Sosyal yardım konusu çok önemli. Zira zaten çok zor durumdaki insanların nefes alabilmesi için bu maddi yardımlar hayati önem arz ediyor.

İçişleri Bakanlığı ve Aile Sosyal politikalar Bakanlığı yetkililerine sesleniyorum. KHK'lılara yapılan bu haksızlığa ne zaman müdahale edecekler? Keyfilik devam mı edecek? Yetkililerden bu konuda açıklama bekliyoruz. Zaten hayatını zor idame ettiren, sesini duyuramayan kimsesiz bu kişilere sadece ve sadece hukuki olan yapılsın diyoruz. Bu hukuksuz işlemlerin yasal ağırlığı ve vebalinin çok vahim olduğunu tekrar hatırlatıyorum.