Ben, sen, o yok. Biz varız.

 

 

Ben, sen, o yok. Biz varız.
Daha önce kaleme aldığım bu yazıyı tekrar paylaşıyorum.

EĞİTİM SEN’Lİ OLMAK ZORDUR
• En yakın arkadaşlarınız, yoldaşlarınız, kardeşleriniz, çocuklarınız, anneleriniz, babalarınız, eşleriniz gözlerinizin önünde toplumsal talepler nedeniyle katledildi mi?

• Arkadaşlarınızın parçalanmış bedenlerini alanlarda toplayarak toprağa verdiniz mi?
• 102 insanın ölümünde sorumluluğu olanlar bulunsun ve yargılansın dediğinizde devletin bütün zor aygıtlarına yani şiddetine maruz kaldınız mı?
• 10 Ekim katliamını planlayanları biliyor ve tanıyoruz dediğimiz için bizler gibi adli ve idari soruşturmalara maruz kaldınız mı?
• Vatandaşın can ve mal güvenliğini korumak devletin asli görevidir. Dediğinizde devletin kurum ve kuruluşlarını aşağılanmaktan yargılandınız mı?
• Cemaat ve tarikat yurtlarında öğrencilerin yanarak kömürleşen bedenlerine itiraz ettiğinizde saatlerce kolluk kuvvetlerince gözaltında tutuldunuz mu?
• Sabahları emniyete, öğle saatlerinde adliyede, öğleden sonra Milli Eğitim Müdürlüklerinde sorguya çekildiniz mi?
• Yasa, Anayasa ve Uluslararası sözleşmelerde kaynaklı demokratik haklarınızı kullandığınız için sürgün yaşadınız mı?
• Parasız, kamusal, bilimsel, laik ve anadilinde eğitim talep ettiğiniz için terörist olmakla suçlandınız mı?
• Sendika üyeliğiniz nedeniyle iş yerlerinde Mobbinge maruz kaldınız mı?
• Doğamızın yani yaşam alanlarımızın tahrip edilmesin dediğimizde veya dediğinizde; suya, gaza, copa ve plastik mermiye maruz kaldınız mı?
• Siyasal iktidarın, okullarımızı kendi siyasi ve ideolojik ihtiyaçları doğrultusunda dizayn etmesine karşı çıkabildiniz mi?
• Savaşı değil, barışı. Ölümleri değil yaşamı savunuyorum. Dediğinizde para cezalarıyla cezalandırıldınız mı?
• Kot pantolon giydiğiniz için ders programınız değiştirildi mi?
• KPSS sınavlarında çok iyi not alıp, mülakatta elenen çocuklarınız oldu mu?
• Yerel ve genel seçimler de sendikal kimliğiniz nedeniyle verilen görevleriniz iptal edildi mi?
• Liyakat değil sendikal ve siyasal kimlikleriniz nedeniyle başarılı veya başarısız olarak değerlendirildiniz mi?
• Bütün okullarda Cumhuriyet değerlerine ilişkin görsellerin yerine cemaat ve tarikat görsellerin sergilenmesine itirazınız var mı?
• Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e ve silah arkadaşı olan İsmet İnönü’ye iki ayyaş diyenlere itiraz edebildiniz mi?
• Savaşa ve sermayeye kaynak var ama emekçiye kaynak yok deyip yoksulluğa mahkûm edenlere hiç itirazınız var mı?
• Devletinize vatandaşlık bağlarıyla bağlı olmanıza rağmen, siyasal iktidarın himayesine girmediğiniz için kolluk kuvvetlerince sabah operasyonlarıyla gözaltına alındınız mı?
• Siyasal iktidarın yanında tutum almadığınız için vatan haini olmakla suçlandınız mı?
• Neden ve niçin yargılandığınızı söylenmeden suçsuzluğunuzu ispatlamak zorunda bırakıldınız mı?
• Fikir veya düşünlerinizi sosyal medya da paylaşmanız nedeniyle açığa alındınız mı?
• Etnik ve inanç kimlikleriniz üzerinde değerlendirmeye tabi tutuldunuz mu?

Yukarıda meddeler halinde sıraladığımız bütün sorulara cevabımızın evet olması nedeniyle İHRAÇ edildik. Yaptıklarımızdan asla pişman değiliz. Ancak düne kadar bizimle birlikte yol yürüyenlerin karşıtlığımız üzerinden iş yerlerinde militarist bir dil ve tutumla şahsımıza ve örgütümüz, Eğitim Sen’e saldırmalarının bir tesadüf olmadığını biliyoruz. Ve yine değerlerimizi, kutsallarımızı, inançlarımızı asla öğretmenler odasında pazarlama aracı olarak kullanmadık ve kullanılmasına hep itiraz ettik.

Çocuklarımıza; bir arada birlikte, kardeşçe yaşayabilecekleri bir ülke bırakmak istiyoruz. Eğitim Sen’e bu düşmanlık niye…

Sevgi ile kalın