KORONAVİRÜSAKP Ortadoğu ve dünyanın birçok ülkesinde siyaset, siyaset biliminde yazıldığı gibi icra edilmiyor. Ülkemizin eğitimini, sağlığını, güvenliğini, kültürünü, ekolojisini, ekonomisini, tarımını, sanayisini ve bilimin gelişmesini belirleyen ana unsur siyasettir.

 

KORONAVİRÜSAKP

Ortadoğu ve dünyanın birçok ülkesinde siyaset, siyaset biliminde yazıldığı gibi icra edilmiyor. Ülkemizin eğitimini, sağlığını, güvenliğini, kültürünü, ekolojisini, ekonomisini, tarımını, sanayisini ve bilimin gelişmesini belirleyen ana unsur siyasettir. Kişi veya kişilerin egoları nedeniyle siyasette, ahlak, hak, hukuk, vicdan, adalet ve etik değerler sıfırlanmış durumdadır. Coğrafyamızda ise siyaset, İşgaller, savaşlar, katliamlar, tutuklamalar, kayyumlar, ihraçlar, sürgünler, işsizlik, özelleştirmeler, yokluk, yoksulluk ve yolsuzluklar icra etmektedir. Dolayısıyla makam, statü ve rant için siyasi arenada bulunanların eğitime, sağlığa, üretim sistemlerine, toplumsal barışa, insanlık onuruna yakışır bir yaşam biçimine asla katkısının olmayacağını biliyoruz.

Siyaseti icra eden insandır. “Arzu öyle bir şeydir ki, hiç doymak bilmez, birçok insanların hayatı, arzuları doyurma yollarını aramakla geçer.”  Arzularıyla doymak bilmeyen siyasi şahsiyetlerin görevi toplumu sindirmek, korkutmak ve geri çekilmesini sağlamaktır. Ülkemizde siyasal iktidar 18 yıldır, halkların umutlarını, isyanlarını, çığlıklarını bastırmakta, iradelerini ise gasp etmektedir. Bu döngünün dayanışma ve mücadele ile aşılacağını 31 Mart ve 23 Haziran 2019 da ki yerel seçimlerde bizzat gördük ve yaşadık. AKP ve MHP faşizmini geriletmenin yolu; solcuların, sosyalistlerin, sosyal demokratların ve Kürtlerin birlikteliklerinden geçtiğini 31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimlerdeki birliktelikle sübuta ermiştir. Evet, ülkenin vicdanlı halklarının, “iyilik et denize at, balık bilmese Halik bilir” misali toplumsal görevlerini en iyi şekilde ifa ettiklerinin üzerinden tam bir yıl geçti. Geçen bir yılın muhasebesini, sorgusunu yapacak olan seçmendir. Semenlerin sorularını dikkate alıp, cevap verecek olanlar ise halkın iradesi ile seçilmiş belediye başkanlarıdır.

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde Adana’daydım. CHP Yüreğir Belediye Başkan Adayı Kamuran Karaca Yoldaşım idi. Yüreğir’de emeğin haklı mücadelesini yerel yönetimlere taşımak için, birçok devrimci arkadaşım gibi ben de fiilen mücadelenin içerisinde yer alarak, Zeydan Başkanıma ve Kamuran Yoldaşıma destek olmaya çalıştım. Bu zorlu çalışmaların sonunda Yüreğir de seçmenin teveccühü ile kazanılan seçim, diğer bir tabirle halkın iradesi YSK’nın gaspı ile sonuçlandı. Çalınan, onca emek ve 100 bin seçmenin iradesiydi. Kendi adıma büyük tepkileri örgütleyememenin, geceye hazırlık yapamamanın acziyetini ve utancını yaşadığımı ifade etmek isterim.

Siyaset, bilimle, emekle, sevgiyle, özveriyle, entelektüel birikimle yapılmalıdır. Bu değerlere sahip ve bu değerleri referans alanların başarılarının kaçınılmaz olduğunu görüyor ve biliyoruz. “Hiçbir başarı tesadüf değildir.” Bu bağlamda 31 Mart 2019’da olan birlikteliği korumalı ve o birlikteliğe sahip çıkılmalıdır. Şehirlerin sahipleri; belediye başkanları değil, şehirlerin sahipleri, şehirlerdeki emek ve meslek örgütleridir, STK’lardır, demokratik kitle örgütleridir, üniversitelerdir, inanç örgütleridir, siyasi partilerdir, halklar ve farklılıklarımızdır. Bu temeldeki bir yaklaşımla şehirlerimizi, ekonomik, kültürel açıdan ayrıcalıklı hale getiren belediye başkanlarımızın olduğunu biliyor ve teşekkürlerimizi sunuyoruz.

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde hezimeti yaşayan siyasal iktidarın ilk icraatı; HDP’li belediyelere kayyum atamak ve belediye başkanlarının yetkilerini gasp etmek olmuştu. Ancak tüm baskı, zorbalık ve kaynak yetersizliklerine rağmen halkın belediye başkanları, yağmalanmış, talan alanına çevrilmiş kentlerin yaralarını sarma uğraşı ve gayreti içerisinde olmaları takdire şayandır. Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ın, devletin devası bütçe ile yapamadıklarını, belediye bütçesi ile yapıyor olmasının önemini herkesin kavraması gerektiğini düşünüyorum. Mansur Yavaş, Tarım Bakanı’na sesleniyor: “Depodaki etleri bize verin, halka ücretsiz dağıtalım” mesajını önemsiyor ve değerli buluyorum.

31 Mart 2019 tarihi AKP’nin Yerel Yönetimleri kaybettiği günün yıl dönümü. Muhalif Belediyeler; İnsanı, ahlakı ve hukuku esas alan hizmetlerini artırılmalı, ülkeyi KoronavirüsAKP’den kurtarmalıdır.

Sevgi ile kalın.