“Ekmek herkese yetecekti aslında. Tarlaya karga dadandı,ambara fare, fırına hırsız, memlekete harami…” demiş ünlü hiciv ve ney ustası Tevfik Kolaylı. Namı diğer Neyzen Tevfik.
Toplamda altmış günlük elektrik kullanım bedeli 3,402 lira, doğalgaz 2,184 tl , kira 4,000(şimdilik) emekli maaşım 12,250.
6 Şubat deprem felaketi henüz geçmedi. Bir türlü atlatamıyoruz, atlatılacak gibi de görünmüyor. Yüz binlerce ölüm, yakınlarını kaybedip yalnız kalan, organlarını kaybedip yarım bedenle hayatta kalanlar unutuldu bile. Büyük depremin ardından gelen yıkımlar ve şiddetli artçılardan şehirler can pazarına dönüşünce insanlar yurdun dört bucağına kaçıştılar.Geçici süreyle bulundukları illerin belediye ve toplumsal dayanışma gösteren çeşitli sosyal yapılarla ayakta kalmaya çalıştılar. Evleri yıkılmayanlar ,az ve orta hasarlı da olsa memleketlerine geri dönenler, döndüklerine bin pişman. Mesela benim gibi…
İki buçuk ay şiddetli artçıların kesilmesini bekledikten sonra kiracı olduğum ev az hasarlı olduğundan geri döndüm. Daha doğrusu dönmek zorunda bırakıldım. Ev sahibim ısrarla evi boşaltmamı söyleyince içinde tarumar olan, kırılıp parçalanan eşyalarımı ayıklayıp toparlamam gerekiyordu. Sağlam evlerin neredeyse kalmadığı yerde az hasarlı evlerin kira fiyatları üç-dört katına fırlayınca bu ev de bana ödediğim kira bedeli yüzünden layık görülmedi. Henüz taşınmış değilim lakin gelen faturalarla ölmediğimize, evlerimize döndüğümüze bin pişman ediliyoruz. Memleketin asıl ev sahipleri sermaye patronları doğalgaz ve elektrik faturalarıyla canımıza okuyorlar. Üstelik daha depremin ilk haftası, henüz enkazlara ve altında kalanlara müdahale edilirken hükümet, patronların yüreğine su serpecek devlet teşviki ve desteğini açıklamıştı. Bölgedeki doğalgaz ve elektrik faturalarının üç ay düzenlenmeyeceği söylenmişti. Yıkılan, ağır ve orta hasarlı konut ve iş yerlerinin ödenmemiş fatura borçlarının (toplamda bir fatura borcudur o da. Ödeme yapılmadığında bildirimi takip eden beş gün içinde elektrik kesiliyor, doğalgaz da on beş gün…)silinmesi alınan desteklerle şirketleri rahatlatsa da o faturalar şimdi bizlere kesiliyor.Sanırım çadır ve konteynırlarda kullanılan elektrikler de bizlere yazılıyor.
Seçim vaadlerinin içinde cumhurbaşkanının Zonguldak’ta Karadeniz doğalgazını devreye alma töreninde duyurduğu bir yıl ücretsiz gaz verme müjdesi seçim sonrası unutuldu. Dün Malatya Söz Gazetesi’nin attığı bir başlık aynen şu şeklide,”Malatya’da depremin kazananları belli oldu”. Haber linkni tıklayınca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın müteahhitleri servet sahibi yapacak formülünden bahsediyor. Yani anlayacağınız depremin ilk günleri suçlu olarak gösterilen müteahhitler yine bakanlık onayıyla konut yapımına girecekler. Cumhurbaşkanının TOKİ eliyle bir yılda yapımını tamamlayacağı ve altı yüz elli bin konut vaadinin ne kadarının müteahhitlere bırakılacağını kimse bilmiyor. Bu arada deprem de en az hasar gören yapılar TOKİ’ye ait konutlar olması hasebiyle insanlarda güven oluşturmuş durumda.Lakin sadece evi yıkılmış olana ve yıkım kararı olan mülk sahiplerine bir konut hakkı o da yüzde kırkını kendisi ödemesi koşuluyla veriliyor. Kiracı olup çadırda kalana ev yok.Kendi arazisini müteahhide verip en az on konut sahibi olana da bir konut düşüyor. Hal böyle olunca devreye tekrara müteahhitler sokuldu.Yıkılmış ya da yıkım kararı olan siteler yerinde dönüşümle tekrar müteahhitlerle inşaata dönüşecek. Böylece on konut sahibi olan belki de aynı sayıda gayrimenkullerine kavuşacak. Bu sitelerin çoğunluğu da tarım arazisi üzerinde bulunuyor. Buraları yapılaşmaya açan ve yüksek kat izni veren yetkililere yönelik bir soruşturma açılmadı, açılmayacak da,çünkü halkın hesap sormak gibi bir derdi yok, sadece 6 Şubat’ta yıkılan binasına yazılan 2023 yılı emlak vergi borcumu neyle öderim diye düşünüyor. Genel seçimlerde deprem bölgesi sonuçları malum, şimdi önümüzdeki yerel seçimlerden umudu olan beri gelsin…