Gazeteci Hamza Özkan, bugünkü köşe yazısında "İdeolojik Semboller ve Toplumsal Algı" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
İdeolojik Semboller ve Toplumsal Algı...
Sosyal medyada ve basında yer alan milli takımdan oynayan milli maç sırasında bir futbolcunun ideolojik semboller kullanarak görüşlerini ifade etmesi üzerine destekleyenler ve tepki gösterenler arasında bir tartışma yaşandı ve kendilerince bir gündem yarattı. Bu tür konuların gündem olmasının altında yatan nedenler, toplumu oluşturan bireylerin çeşitli inanç ve düşüncelerinin olması ve bu düşüncelerin ifade edilmesinin toplumsal yankılarıdır. Özellikle futbol, sanat ve bilim gibi toplumsal karşılığı olan mesleklerde yer alan kişilerin, kişisel ideolojik inançlarını sembollerle ifade etmeleri uygun değildir.
Bu tür meslekler toplumda geniş bir kitle tarafından desteklendiği için, bu kişilerin düşüncelerini ifade ederken daha dikkatli olmaları beklenir. Örneğin, bir futbolcunun sahada ideolojik bir sembol kullanması, toplumun farklı kesimlerinde çeşitli tepkilere yol açabilir. Aynı şekilde, sanatçıların, bilim insanlarının ve gazetecilerin de kendi ideolojik görüşlerini toplumsal platformlarda sembollerle ifade etmeleri tartışma yaratabilir. Bunlar çok hassas konulardır; toplumun çoğunluğu kimin haklı haksız olduğuna bakmaz, gündemine bile almaz. Toplumun bütününü ilgilendirmeyen konularla meşgul olmak kimseye fayda sağlamaz.
Tartışmanın sosyal medya ve basında büyümesinin bir nedeni, bazı kişilerin bu tür olayları abartarak paylaşmasıdır. Bu tür paylaşımlar, bilimsel veya toplumsal barışı zedelerken aynı zamanda negatif dilin daha yaygınlaşmasına neden olur.
Toplumun çeşitli inanç, düşünce ve kimliklerden oluştuğu bir gerçektir. Bu nedenle, herkesin birbirine saygı göstermesi ve farklılıkları hoşgörüyle karşılaması gereklidir.
Özellikle, futbol, sanat ve bilim gibi geniş bir kitleye hitap eden mesleklerde yer alan kişilerin, görüşlerini ifade ederken daha dikkatli olmaları beklenir. Futbolcuların sahada ideolojik sembol kullanması, toplumun farklı kesimlerinde çeşitli tepkilere neden olurken aynı şekilde, sanatçıların, bilim insanlarının ve gazetecilerin de kendi ideolojik görüşlerini toplumsal platformlarda sembollerle ifade etmeleri durumunda benzer tartışmalar yaşanır. Bir futbolcuya başlayan, canlı yayında bir TV’de kimi kalemşorların alevlendirmesiyle dünde bu tartışmaya körükleyenlere bir ameliyat sırasında doktorların ve sağlık çalışanlarının katılarak sembol yarışına girmesi, onların bunu bir hastanın başında yapmaları kabul edilemez bir durumdur. Görevlerine başladıklarında ettikleri yemine bağlı kalmayanlar, aynı zamanda bir suç işlemektedirler. Bu davranışlar toplumun kutuplaşmasına neden olmaktadır.
Sembol işaretler çok hassastır ve doğru yerlerde kullanıldığında anlam kazanır; kongrelerde, festivallerde, toplantılarda ve gösterilerde kullanılması daha anlamlı ve saygıdeğerdir. Alanları ve mekanları bellidir. Onlara ait olmayan ve kamu kurumları değildir. Ancak, futbol gibi geniş kitlelere hitap eden alanlarda bu tür sembollerle dikkat çekmek doğru değildir ve eleştirilmelidir.
Herkesin birbirine saygı göstermesi ve farklılıkları hoşgörüyle karşılaması toplumsal bilinçlenmeye katkı sunacaktır. Sosyal medyada veya basında tartışmalar yapılacaksa, bunların bilimsel ve yapıcı bir dil kullanılarak yapılması daha faydalı olacaktır. Tartışmalar, insanların nasıl bir arada yaşayabilecekleri, birbirlerine nasıl saygı gösterebilecekleri, bilgilerini nasıl daha kaynaştıracakları üzerine odaklanmalıdır.
Her yapılan haber haber değildir. Bu tür olayları haber diye servis edenlerin amacı sorgulanmalıdır. Mantığımız doğru ise ve vicdanımız rahatsa, başkasının özgürlüğüne ve yaşamını hedef almıyorsak, işte o haber gerçek haberdir. Ne kadar eleştirirsek eleştirelim, bu tür paylaşımlar yapanların apolitik olduklarını göstermekte ve onların reklamlarını yapmaktan başka bir izahı yoktur. Bu da sosyal medyanın en büyük tuzaklarından biridir. Bu nedenle, herkesin kendi sosyal medya hesaplarında bu tür durumları paylaşmaması, paylaşanları uyarması ve bu uyarılara rağmen devam edenlerle sosyal medyada ve günlük yaşamda arkadaşlık yapmamaları daha yerinde olur.
Sonuç olarak, toplumsal karşılığı olan mesleklerde yer alan kişilerin ideolojik semboller kullanarak görüşlerini ifade etmeleri dikkatle ele alınmalı ve bu tür paylaşımların toplumda olumsuz bir etki yaratmaması için özen gösterilmelidir. Olumsuz tartışmalar yerine, pozitif ve yapıcı tartışmaların yapılması toplumsal barışa daha fazla katkı sağlayacaktır.